Sokak Hayvanları Yasası'nın Yeni Maddeleri: Önce Öncelikler

Türkiye'nin sokak hayvanları konusundaki ana metni olan Hayvanları Koruma Kanunu'nda, sahipsiz hayvanların korunması ve rehabilite edilmesi için önemli değişiklikler yapıldı.

Başlıca Yeni Maddeler:

• Yerel yönetimlere hayvan bakımevleri kurma zorunluluğu: Belediyeler, 31 Aralık 2028'e kadar hayvansız hayvanların bakım ve rehabilitasyonu için hayvan barınakları kuracak.
• Ötanazi yasağı: Belediyelerin sahipsiz hayvanlara ötanazi yapma yetkisi kaldırıldı. Ötanazi sadece veterinerler tarafından tıp gereği yapılabilir.
• Zorunlu mikroçip ve dijital kimliklendirme: Kedi ve köpek sahiplerinin, hayvanlarını en geç 31 Aralık 2025'e kadar dijital kimliklendirme yöntemleriyle kaydettirmesi zorunlu olacak.
• Sahipsiz hayvanların bakımevlerinde kalma zorunluluğu: Yerel yönetimler tarafından toplanan sahipsiz hayvanlar, sahiplendirilinceye kadar hayvan bakımevlerinde barındırılacak.
• Hayvan bakımevlerinin rehabilitasyon merkezlerine dönüştürülmesi: Hayvan barınakları, rehabilitasyon tesislerine dönüştürülerek hayvanların sahiplendirilinceye kadar tedavi edilmesi ve rehabilite edilmesi sağlanacak.
• Hayvanlara zarar vermenin cezalandırılması: Evcil hayvanlara zarar veren veya onları ihmal eden kişilere para ve hapis cezası verilecek.
• Hayvanlar için özel bütçe ayrılması zorunluluğu: Belediyeler, bütçelerinin bir kısmını hayvanların bakımı ve sağlığı için ayıracak.
• Hayvan sahiplenme teşviki: Hayvan sahiplenmek isteyenleri teşvik etmek için çalışmalar yapılacak.

Bu yeni düzenlemeler, sokak hayvanlarının yaşam kalitesini yükseltmeyi ve onları koruma altına almayı amaçlamaktadır. Yasaya uyulması, hayvan haklarının korunmasına ve sokak hayvanlarının refahının sağlanmasına önemli ölçüde katkı sağlayacaktır.

Çinko Depolayan Besinlerle Bağışıklığınızı Güçlendirin

Çinko, sağlıklı bir bağışıklık sistemi için gerekli olan temel bir mineraldir. Bağışıklık hücrelerinin büyümesine ve çalışmasına yardımcı olarak enfeksiyonlarla mücadelede kritik bir rol oynar. Vücudunuzu mikroplardan ve virüslerden arındırarak bağışıklığı güçlendirmek için çinko açısından zengin yiyecekleri beslenme listenize ekleyebilirsiniz. İşte günlük çinko ihtiyacınızı karşılayabilecek çinko deposu 7 besin:

• Balkabağı Çekirdekleri: Harika bir çinko kaynağıdır, 30 gram porsiyon yaklaşık 2,2 mg çinko içerir.
• Yulaf: Su ile pişirilen bir fincan yulaf yaklaşık 2,3 mg çinko sağlar.
• Kırmızı Et: Tipik bir porsiyon, günlük çinko ihtiyacının önemli bir kısmını karşılar.
• Baklagiller: Mercimek, nohut ve fasulye gibi baklagiller çinko açısından zengindir.
• Süt Ürünleri: Peynir ve süt, biyolojik olarak kullanılabilir çinko içerir.
• Yumurta: Büyük bir yumurta, günlük çinko ihtiyacının %5-7'sini karşılar.
• Bitter Çikolata: %70-85 bitter çikolatadan 100 gram, günlük çinko ihtiyacının %30-41'ini sağlar.

Bu besinleri diyete dahil etmek, bağışıklık sistemini desteklemeye ve enfeksiyonlarla savaşmaya yardımcı olabilir. Çinko alımınızı artırmak için sadece bu yiyecekleri tüketmekle kalmayıp, ayrıca pişirme sırasında çinko kaplı dökme demir tavalar kullanabilirsiniz. Çinko takviyeleri de bir seçenektir, ancak doğal besin kaynaklarından almayı tercih etmek her zaman daha iyidir.

Günlük çinko ihtiyacını karşılayarak sağlıklı bir bağışıklık sistemi sağlayabilir, hastalıklara karşı direncinizi artırabilir ve genel sağlığınızı iyileştirebilirsiniz.

Demansın %40'ını Önleyecek Erken Alışkanlıklar

Demansın erken teşhisi, önlemler almak ve ilerleyişini incelemek için önemli olsa da yaşlanmanın kaçınılmaz bir sonucu değildir. Araştırmalara göre, demans vakalarının yaklaşık %40'ı belirli yaşam tarzı değişiklikleriyle önlenebilir veya geciktirilebilir.

Demans Önleyici 6 Erken Alışkanlık

1. Sağlıklı Beslenme: Akdeniz diyeti gibi tam tahıllı, sebze, meyve, balık ve kuruyemiş ağırlıklı beslenmeler beyin sağlığını destekler.
2. Yeterli Su Tüketimi: Vücudun %60'ı sudan oluştuğundan yeterli su alımı beyin fonksiyonlarını destekler.
3. Alkol Sınırlaması: Haftada 21 birimden fazla alkol alımı demans riskini artırır. Haftada 14 birimden az tüketmek önerilir.
4. Düzenli Egzersiz: Haftada en az 150 dakika orta şiddette veya 75 dakika yüksek şiddette egzersiz beyne kan akışını artırır ve beyin hacmini korur.
5. Sosyal Etkileşim: Sosyal izolasyon ve yalnızlık bilişsel gerileme riskini artırırken, sosyalleşme beyin ağlarını güçlendirir.
6. Öğrenme: Yeni bir dil öğrenmek, spor denemek veya müzik aleti çalmak beynin koruyucu etkisini artırır ve bunama riskini azaltır.

Bu alışkanlıkları hayatınıza erken yaşta dahil etmek, beyin sağlığınızı korumanıza ve demans riskinizi azaltmanıza yardımcı olabilir.

İngiltere Parlamentosu'nun Tatilinde Gazze'de 7 Bin Ölüm ve Yaralama Tahmini

Uluslararası yardım kuruluşu Oxfam, İngiltere Parlamentosu'nun tatilde olacağı 33 günde İsrail saldırıları sonucu Gazze'de 1800'ü çocuk yaklaşık 7 bin kişinin öldürüleceği ya da yaralanacağı tahmininde bulundu.

Oxfam, İsrail'in Gazze saldırıları aynı ölçüde devam ederse İngiltere Parlamentosu'nun tatilde olacağı 30 Temmuz-2 Eylül tarihlerinde Gazze'de yaşanacağı öngörülen ölüm ve yaralanmalara ilişkin raporunu açıkladı.

Raporda, Birleşmiş Milletler (BM) İnsani İşler Koordinasyon Ofisi'nin (OCHA) 8 Mayıs-22 Temmuz tarihlerinde Gazze'deki ortalama günlük ölüm oranını 55,49, yaralanma oranını ise 152 olarak açıkladığı hatırlatıldı.

İngiltere Parlamentosunun tatilde olacağı 33 günde tahmin edilen ölüm ve yaralanma sayılarının da OCHA oranları baz alınarak hazırlandığı bilgisi raporda paylaşıldı.

Rapora Göre Tahmini Ölüm ve Yaralı Sayıları

Raporda, 33 günlük süreçte Gazze'de tahmini ölüm sayısının 1831 olacağı öngörüsü yer alırken aynı dönemde yaralanan Gazzeli sayısının ise 5 bin 16 olacağı tahmin edildi.

Hesaplara göre ölü ve yaralıların yaklaşık 1800'ünün çocuk olacağı da raporda belirtildi.

Hava Saldırıları Ölümlerin Büyük Bir Kısmından Sorumlu

Gazze'deki ölümlerin yüzde 45'inden İsrail hava saldırılarının sorumlu olduğu ifade edilen raporda, kullanılan yaklaşık 900 kilogram ağırlığındaki Mark 84 bombalarının ise 350 metreye kadar şarapnel saçarak bütün bir mahallede etkili olduğuna dikkat çekildi.

Özellikle hava saldırılarında kullanılan F-35'lerin bazı parçalarının İngiltere'de üretildiği hatırlatılan raporda, İsrail'e silah satışının durdurulmasının hukuki sorumluluk olduğuna vurgu yapıldı.

İngiltere'ye Silah Satışı Durdurulması Çağrısı

Rapora yönelik Oxfam'dan yapılan açıklamada, İsrail hava saldırılarına ilişkin İngilizce kaynakları Silahlı Şiddete karşı Eylem (AOAV) isimli örgütün taradığı ancak İngilizce kaynakların Gazze'deki saldırılarla ilgili olması gerekenden daha az bildirim yaptığı vurgulandı.

Aynı açıklamada değerlendirmelerine yer verilen Oxfam İngiltere Başkanı Halima Begum, "İsrail'in elindeki F-35 gibi savaş uçakları, Gazze'de ayrım gözetmeksizin aralıksız olarak sivilleri öldüren ve sakat bırakan ölümcül bombalar atıyor. İsrail'e F-35 parçaları satan İngiltere, İsrail'in hava saldırılarının çoğunu ve Gazze'nin yok edilmesini etkili şekilde kolaylaştırıyor." ifadelerini kullandı.

Begum, "İngiltere hükümetinin doğrudan ya da üçüncü taraflar aracılığıyla satılan silahlar için hem mevcut hem de yeni ihracat lisanslarını askıya alması kritik öneme sahip." açıklamasını yaptı.

İran: İsrail'in Lübnan'a Saldırmasının Sonuçları Ağır Olur

İran Cumhurbaşkanı Mesut Pezeşkiyan, İsrail'in Lübnan'a muhtemel saldırısının ağır sonuçları olacağını söyledi.

Pezeşkiyan, Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron ile yaptığı görüşmede bölgesel gelişmelere de değinerek, "İsrail'in Lübnan'a yönelik muhtemel bir saldırısının ağır sonuçları olur. İran, başta Gazze olmak üzere bölgede barış ve istikrarın sağlanması için her türlü adımı atmaya hazırdır." dedi.

Pezeşkiyan, Hizbullah Genel Sekreter Yardımcısı Kasım ve Filistin İslami Cihad lideri Nahhale ile de görüştü. Pezeşkiyan, Kasım ile yaptığı görüşmede İsrail'in saldırı ve suçlarına karşı Hizbullah ve direniş gruplarının desteklenmesini dini bir yükümlülük kabul ettiklerini ifade etti.

Nahhale ile görüşmede ise İran'ın Filistin halkına desteğinin devam edeceğini söyleyen Pezeşkiyan, "İran'ın Filistin halkına desteği Tahran'da hükümetlerin değişmesinden etkilenmez. Mazlum Filistin halkına destek aynı şekilde güçlü bir şekilde devam edecektir ve bu yolda hiçbir etken bizim irademizi engelleyemez." ifadelerini kullandı.