Turizmcilerden 'kapıda vize' açıklaması
**Turizmcilerden 'Kapıda Vize' Açıklaması**
Türkiye Turizm Bakanlığı, turizm sektörünün canlandırılması amacıyla alınacak önlemleri açıkladı. Bakanlık, bu önlemler arasında yabancı turistlere yönelik "kapıda vize" uygulamasının başlatılacağını duyurdu.
Bakanlık yetkilileri, kapıda vize uygulamasının turizm sektörüne önemli bir katkı sağlayacağını belirtti. Yetkililer, uygulamanın özellikle günübirlik ziyaretçiler ve tur grupları için kolaylık yaratacağını vurguladı.
Kapıda vize uygulamasının 23 Nisan 2023 tarihinden itibaren uygulanması planlanıyor. Uygulama ilk etapta belirli ülkelerle sınırlı olacak. Bakanlık, ilerleyen dönemde kapıda vize uygulamasının kapsamını genişletmeyi hedefliyor.
Türkiye Turizm İşletmeleri Birliği (TÜRSAB) Başkanı Firuz Bağlıkaya, kapıda vize uygulamasının sektör için çok önemli olduğunu söyledi. Bağlıkaya, "Bu uygulama, turizm sektörünün canlanmasına büyük katkı sağlayacak. Özellikle günübirlik ziyaretçiler ve tur grupları için büyük bir kolaylık olacak" dedi.
Otelciler Federasyonu Başkanı Timur Bayındır da kapıda vize uygulamasını memnuniyetle karşıladı. Bayındır, "Bu uygulama, Türkiye'ye gelen turist sayısını artıracaktır. Turizm sektörünün canlanması için önemli bir adım" diye konuştu.
Kapıda vize uygulaması, yabancı turistlerin Türkiye'ye girişlerini kolaylaştıracak. Uygulama, turizm sektörünün canlanmasına ve Türkiye'nin turizm gelirinin artmasına katkı sağlayacak.
2024'ün en iyi dizileri açıklandı!
**2024'ün En İyi Dizileri Açıklandı!**
2024 yılı televizyon dünyası için heyecan verici yapımlarla dolu olacak. Televizyon eleştirmenleri, yapımcılar ve izleyiciler tarafından çok beklenen dizilerden oluşan bir liste derlendi. İşte 2024'ün en iyi dizilerine dair ayrıntılı bir haber:
**"The Luminaries" (Hulu)**
Eleanor Catton'un kazandığı Man Booker Ödülü'ne layık görülen romanından uyarlanan bu büyüleyici dönem dizisi, 19. yüzyılın Yeni Zelanda'sında geçiyor. Altın arayıcısı bir kadının, kaderini değiştirecek bir dizi olaya karışmasını konu alıyor. Yıldız oyuncu kadrosunda Eva Green, Marton Csokas ve Ewen Leslie yer alıyor.
**"The Last of Us" (HBO)**
Naughty Dog'un oyunundan uyarlanan bu post-apokaliptik dizi, mantar salgınının ardından harap olmuş bir dünyada geçiyor. Joel (Pedro Pascal) ve Ellie (Bella Ramsey) hayatta kalmak için birlikte zorlu bir yolculuğa çıkıyor. Aksiyon dolu, duygusal ve düşündürücü bir dizi.
**"The Witchfinder" (Netflix)**
Klasik korku yazarı Bram Stoker'ın romanından uyarlanan bu karanlık ve atmosferik dizi, 17. yüzyıl İngiltere'sinde geçiyor. Cadı avcısı Matthew Hopkins (Tom Hardy), kasabayı ele geçiren karanlık güçlerle yüzleşir.
**"The Gilded Age" (HBO)**
Julian Fellowes'in yarattığı bu tarihi dizi, Altın Çağ olarak bilinen 19. yüzyılın sonlarında New York'ta geçiyor. Zengin ve güçlü Vanderbilt ailesinin dünyasına yeni gelen bir kadının hikayesini anlatıyor. Kostümleri ve görkemli prodüksiyon tasarımıyla dikkat çekiyor.
**"WandaVision" 2. Sezon (Disney+)**
Marvel Sinematik Evreni'nin ilk dizisi olan "WandaVision", 2. sezonuyla geri dönüyor. Wanda Maximoff (Elizabeth Olsen) ve Vision (Paul Bettany) çifti, yeni bir gerçeklikle yüzleşirken güçlerini keşfetmeye devam ediyor.
**"Severance" 2. Sezon (Apple TV+)**
Gizem ve bilimkurguyu harmanlayan "Severance" dizisi, iş-özel hayat dengesini ortadan kaldıran bir şirketin çalışanlarının hikayesini anlatıyor. Mark (Adam Scott) ve meslektaşları, işteki ve kişisel hayatlarının ayrıldığı tuhaf bir deneyime girerler.
**"House of the Dragon" (HBO)**
"Game of Thrones" dizisinin öncesini anlatan "House of the Dragon", Targaryen hanedanının yükselişini ve düşüşünü konu alıyor. Paddy Considine, Matt Smith ve Olivia Cooke gibi yıldızlardan oluşan bir kadroya sahip.
**"The Crown" 6. Sezon (Netflix)**
Kraliyet ailesinin çağdaş tarihinin kronikleştiği "The Crown" dizisi, 6. sezonuyla Kraliçe II. Elizabeth'in son yıllarına odaklanıyor. Imelda Staunton, Lesley Manville ve Dominic West gibi oyuncuların yer aldığı dizi, tarihsel gerçekçiliği ve güçlü performanslarıyla dikkat çekiyor.
**"The Mandalorian" 4. Sezon (Disney+)**
"Yıldız Savaşları" evreninde geçen "The Mandalorian", gizemli bir ödül avcısının (Pedro Pascal) hikayesini anlatıyor. Din Djarin ve Grogu, galakside tehlikeli bir yolculuğa çıkarlarken maceraları devam ediyor.
**"Euphoria" 3. Sezon (HBO)**
Ergenliğin karanlık ve kaotik dünyasına odaklanan "Euphoria", 3. sezonuyla geri dönüyor. Zendaya'nın başrolünde olduğu dizi, uyuşturucu bağımlılığı, cinsiyet, kimlik ve ruh sağlığı konularını ele alıyor.
2024, televizyon severler için heyecan verici bir yıl olacak, çünkü bu diziler ve daha fazlası ekranlara gelmeye hazırlanıyor. Hangi dizilerin izleyicilerin kalbini kazanacağını ve gelecek yılların klasikleri haline geleceğini zaman gösterecek.
2024'ün en iyi dizileri açıklandı!
**2024'ün En İyi Dizileri Açıklandı!**
2024 yılı televizyon dünyası için heyecan verici yapımlarla dolu olacak. Televizyon eleştirmenleri, yapımcılar ve izleyiciler tarafından çok beklenen dizilerden oluşan bir liste derlendi. İşte 2024'ün en iyi dizilerine dair ayrıntılı bir haber:
**"The Luminaries" (Hulu)**
Eleanor Catton'un kazandığı Man Booker Ödülü'ne layık görülen romanından uyarlanan bu büyüleyici dönem dizisi, 19. yüzyılın Yeni Zelanda'sında geçiyor. Altın arayıcısı bir kadının, kaderini değiştirecek bir dizi olaya karışmasını konu alıyor. Yıldız oyuncu kadrosunda Eva Green, Marton Csokas ve Ewen Leslie yer alıyor.
**"The Last of Us" (HBO)**
Naughty Dog'un oyunundan uyarlanan bu post-apokaliptik dizi, mantar salgınının ardından harap olmuş bir dünyada geçiyor. Joel (Pedro Pascal) ve Ellie (Bella Ramsey) hayatta kalmak için birlikte zorlu bir yolculuğa çıkıyor. Aksiyon dolu, duygusal ve düşündürücü bir dizi.
**"The Witchfinder" (Netflix)**
Klasik korku yazarı Bram Stoker'ın romanından uyarlanan bu karanlık ve atmosferik dizi, 17. yüzyıl İngiltere'sinde geçiyor. Cadı avcısı Matthew Hopkins (Tom Hardy), kasabayı ele geçiren karanlık güçlerle yüzleşir.
**"The Gilded Age" (HBO)**
Julian Fellowes'in yarattığı bu tarihi dizi, Altın Çağ olarak bilinen 19. yüzyılın sonlarında New York'ta geçiyor. Zengin ve güçlü Vanderbilt ailesinin dünyasına yeni gelen bir kadının hikayesini anlatıyor. Kostümleri ve görkemli prodüksiyon tasarımıyla dikkat çekiyor.
**"WandaVision" 2. Sezon (Disney+)**
Marvel Sinematik Evreni'nin ilk dizisi olan "WandaVision", 2. sezonuyla geri dönüyor. Wanda Maximoff (Elizabeth Olsen) ve Vision (Paul Bettany) çifti, yeni bir gerçeklikle yüzleşirken güçlerini keşfetmeye devam ediyor.
**"Severance" 2. Sezon (Apple TV+)**
Gizem ve bilimkurguyu harmanlayan "Severance" dizisi, iş-özel hayat dengesini ortadan kaldıran bir şirketin çalışanlarının hikayesini anlatıyor. Mark (Adam Scott) ve meslektaşları, işteki ve kişisel hayatlarının ayrıldığı tuhaf bir deneyime girerler.
**"House of the Dragon" (HBO)**
"Game of Thrones" dizisinin öncesini anlatan "House of the Dragon", Targaryen hanedanının yükselişini ve düşüşünü konu alıyor. Paddy Considine, Matt Smith ve Olivia Cooke gibi yıldızlardan oluşan bir kadroya sahip.
**"The Crown" 6. Sezon (Netflix)**
Kraliyet ailesinin çağdaş tarihinin kronikleştiği "The Crown" dizisi, 6. sezonuyla Kraliçe II. Elizabeth'in son yıllarına odaklanıyor. Imelda Staunton, Lesley Manville ve Dominic West gibi oyuncuların yer aldığı dizi, tarihsel gerçekçiliği ve güçlü performanslarıyla dikkat çekiyor.
**"The Mandalorian" 4. Sezon (Disney+)**
"Yıldız Savaşları" evreninde geçen "The Mandalorian", gizemli bir ödül avcısının (Pedro Pascal) hikayesini anlatıyor. Din Djarin ve Grogu, galakside tehlikeli bir yolculuğa çıkarlarken maceraları devam ediyor.
**"Euphoria" 3. Sezon (HBO)**
Ergenliğin karanlık ve kaotik dünyasına odaklanan "Euphoria", 3. sezonuyla geri dönüyor. Zendaya'nın başrolünde olduğu dizi, uyuşturucu bağımlılığı, cinsiyet, kimlik ve ruh sağlığı konularını ele alıyor.
2024, televizyon severler için heyecan verici bir yıl olacak, çünkü bu diziler ve daha fazlası ekranlara gelmeye hazırlanıyor. Hangi dizilerin izleyicilerin kalbini kazanacağını ve gelecek yılların klasikleri haline geleceğini zaman gösterecek.
2024'te 19 tarihi eser yurda döndü
**2024'te 19 Tarihi Eser Yurda Döndü**
Türkiye, 2024 yılında önemli bir kültür varlıkları iade başarısına imza attı. Kültür ve Turizm Bakanlığı'nın yoğun çabaları sonucunda, 19 değerli tarihi eser yurt dışından Türkiye'ye getirildi.
İade edilen eserler arasında, Hitit dönemine ait çivi yazılı tabletler, Helenistik döneme ait heykeller ve Osmanlı dönemine ait minyatürler bulunuyor. Eserler, ABD, Avrupa ve Asya'daki çeşitli müzelerden ve özel koleksiyonlardan geri alındı.
Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Ersoy, eserlerin iadesinin Türkiye için tarihi bir gün olduğunu belirtti. "Bu eserler sadece geçmişimizin birer parçası değil, aynı zamanda geleceğimiz için ilham kaynağıdır. Kültürel mirasımızın korunması ve gelecek nesillere aktarılması için kararlıyız" dedi.
Eserlerin iade süreci, uzun ve karmaşık müzakerelerle geçti. Bakanlık, eserlerin yurtdışına çıkarıldığı dönemlerdeki hukuki durumlarını, uluslararası hukuk normlarını ve ilgili ülkelerle yapılan ikili anlaşmaları dikkate alarak kapsamlı bir çalışma yürüttü.
Geri dönen eserler, İstanbul Arkeoloji Müzeleri'nde sergilenmeye hazırlanıyor. Ziyaretçiler, yakında Türkiye'nin zengin tarihi ve kültürel mirasının bu eşsiz parçalarını görebilecekler.
Eserlerin iadesi, Türkiye'nin kültürel mirasını koruma konusundaki kararlılığını gösteriyor. Bakanlık, dünyanın dört bir yanında bulunan diğer Türk tarihi eserlerinin de yurda geri getirilmesi için çalışmalarına devam edecek.
İşte iade edilen bazı önemli eserler:
* **Hitit Çivi Yazılı Tabletleri:** Anadolu'nun ilk büyük uygarlığı olan Hititler tarafından kullanılan çivi yazılı tabletlere, imparatorluğun yasaları, antlaşmaları ve idari kayıtları kazınmış.
* **Helenistik Heykeller:** İskender döneminin ardından Anadolu'da gelişen Helenistik dönemden kalma heykeller arasında, Tanrıça Afrodit'in bir büstü ve Herkül'ün bir heykeli yer alıyor.
* **Osmanlı Minyatürleri:** Osmanlı döneminin usta sanatçıları tarafından yapılan minyatürler, dönemin günlük yaşamını, saray törenlerini ve savaş sahnelerini tasvir ediyor.
Türkiye'nin tarihi eserlerinin iadesi, sadece geçmişiyle yüzleşme fırsatı değil, aynı zamanda gelecek nesiller için kültürel mirasın korunması anlamına geliyor. Bu başarı, Türkiye'nin tarihini ve kültürünü koruma konusundaki kararlılığının bir kanıtıdır.
2024'te 19 tarihi eser yurda döndü
**2024'te 19 Tarihi Eser Yurda Döndü**
Türkiye, 2024 yılında önemli bir kültür varlıkları iade başarısına imza attı. Kültür ve Turizm Bakanlığı'nın yoğun çabaları sonucunda, 19 değerli tarihi eser yurt dışından Türkiye'ye getirildi.
İade edilen eserler arasında, Hitit dönemine ait çivi yazılı tabletler, Helenistik döneme ait heykeller ve Osmanlı dönemine ait minyatürler bulunuyor. Eserler, ABD, Avrupa ve Asya'daki çeşitli müzelerden ve özel koleksiyonlardan geri alındı.
Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Ersoy, eserlerin iadesinin Türkiye için tarihi bir gün olduğunu belirtti. "Bu eserler sadece geçmişimizin birer parçası değil, aynı zamanda geleceğimiz için ilham kaynağıdır. Kültürel mirasımızın korunması ve gelecek nesillere aktarılması için kararlıyız" dedi.
Eserlerin iade süreci, uzun ve karmaşık müzakerelerle geçti. Bakanlık, eserlerin yurtdışına çıkarıldığı dönemlerdeki hukuki durumlarını, uluslararası hukuk normlarını ve ilgili ülkelerle yapılan ikili anlaşmaları dikkate alarak kapsamlı bir çalışma yürüttü.
Geri dönen eserler, İstanbul Arkeoloji Müzeleri'nde sergilenmeye hazırlanıyor. Ziyaretçiler, yakında Türkiye'nin zengin tarihi ve kültürel mirasının bu eşsiz parçalarını görebilecekler.
Eserlerin iadesi, Türkiye'nin kültürel mirasını koruma konusundaki kararlılığını gösteriyor. Bakanlık, dünyanın dört bir yanında bulunan diğer Türk tarihi eserlerinin de yurda geri getirilmesi için çalışmalarına devam edecek.
İşte iade edilen bazı önemli eserler:
* **Hitit Çivi Yazılı Tabletleri:** Anadolu'nun ilk büyük uygarlığı olan Hititler tarafından kullanılan çivi yazılı tabletlere, imparatorluğun yasaları, antlaşmaları ve idari kayıtları kazınmış.
* **Helenistik Heykeller:** İskender döneminin ardından Anadolu'da gelişen Helenistik dönemden kalma heykeller arasında, Tanrıça Afrodit'in bir büstü ve Herkül'ün bir heykeli yer alıyor.
* **Osmanlı Minyatürleri:** Osmanlı döneminin usta sanatçıları tarafından yapılan minyatürler, dönemin günlük yaşamını, saray törenlerini ve savaş sahnelerini tasvir ediyor.
Türkiye'nin tarihi eserlerinin iadesi, sadece geçmişiyle yüzleşme fırsatı değil, aynı zamanda gelecek nesiller için kültürel mirasın korunması anlamına geliyor. Bu başarı, Türkiye'nin tarihini ve kültürünü koruma konusundaki kararlılığının bir kanıtıdır.
Usta fotoğrafçının hayaliydi: Ara Güler film projesine ön alım ödülü
**Usta Fotoğrafçının Hayali Gerçek Olmaya Bir Adım Kala: Ara Güler Film Projesine Ön Alım Ödülü**
Türkiye'nin en ikonik fotoğrafçılarından biri olarak kabul edilen Ara Güler'in hayatını ve çalışmalarını konu alan uzun metrajlı film projesi, prestijli bir kuruluştan ön alım ödülü aldı.
**Ara Güler'in Mirası Ekrana Yansıyacak**
"Ara Güler: Işıkla Yazan Adam" başlıklı film, efsanevi fotoğrafçının İstanbul'un ve Türkiye'nin sosyal, kültürel ve politik dönüşümünü belgeleyen olağanüstü kariyerini konu alacak. Film, Güler'in hayatının önemli olaylarını ve dünyanın dört bir yanından önemli isimlerle olan etkileşimlerini araştıracak.
**Ödül, Film Yapımcıları Heyecanlandırdı**
Film projesi, İstanbul Film Festivali tarafından düzenlenen uluslararası bir yarışmada ön alım ödülü aldı. Ödül, yapımcıların filmin dağıtım haklarını satın almak için ilk sırada yer aldığı anlamına geliyor. Yapımcılar, ödülün filmi tamamlamak ve izleyicilere ulaştırmak için gereken finansal desteği güvence altına alma konusunda kritik önem taşıdığını belirttiler.
**Ara Güler'in Vizyonunun Gerçekleşmesi**
Filmin yönetmenliğini, "Nefes: Saadet Zinciri" ve "Kelebekler" gibi saygın yapımlarıyla tanınan Emre Erdem üstlenecek. Erdem, Ara Güler'in Türkiye'nin görsel tarihinde oynadığı dönüştürücü rolü ekrana taşımanın bir onur ve sorumluluk olduğunu ifade etti.
**Uluslararası İzleyici Beklentisi**
"Ara Güler: Işıkla Yazan Adam", yalnızca Türkiye'de değil, aynı zamanda uluslararası izleyiciler için de büyük bir beklenti yarattı. Film, Ara Güler'in efsanevi fotoğraflarının yanı sıra daha önce hiç görülmemiş görüntüler ve röportajlar içerecek.
Filmin vizyon tarihi henüz açıklanmadı ancak yapımcılar, filmin en kısa sürede seyircilerle buluşmasını hedeflediklerini ifade ettiler. Ara Güler'in mirası, bu uzun metrajlı filmle ekrana yansıtılarak gelecek nesillere ilham vermeye devam edecek gibi görünüyor.
Usta fotoğrafçının hayaliydi: Ara Güler film projesine ön alım ödülü
**Usta Fotoğrafçının Hayali Gerçek Olmaya Bir Adım Kala: Ara Güler Film Projesine Ön Alım Ödülü**
Türkiye'nin en ikonik fotoğrafçılarından biri olarak kabul edilen Ara Güler'in hayatını ve çalışmalarını konu alan uzun metrajlı film projesi, prestijli bir kuruluştan ön alım ödülü aldı.
**Ara Güler'in Mirası Ekrana Yansıyacak**
"Ara Güler: Işıkla Yazan Adam" başlıklı film, efsanevi fotoğrafçının İstanbul'un ve Türkiye'nin sosyal, kültürel ve politik dönüşümünü belgeleyen olağanüstü kariyerini konu alacak. Film, Güler'in hayatının önemli olaylarını ve dünyanın dört bir yanından önemli isimlerle olan etkileşimlerini araştıracak.
**Ödül, Film Yapımcıları Heyecanlandırdı**
Film projesi, İstanbul Film Festivali tarafından düzenlenen uluslararası bir yarışmada ön alım ödülü aldı. Ödül, yapımcıların filmin dağıtım haklarını satın almak için ilk sırada yer aldığı anlamına geliyor. Yapımcılar, ödülün filmi tamamlamak ve izleyicilere ulaştırmak için gereken finansal desteği güvence altına alma konusunda kritik önem taşıdığını belirttiler.
**Ara Güler'in Vizyonunun Gerçekleşmesi**
Filmin yönetmenliğini, "Nefes: Saadet Zinciri" ve "Kelebekler" gibi saygın yapımlarıyla tanınan Emre Erdem üstlenecek. Erdem, Ara Güler'in Türkiye'nin görsel tarihinde oynadığı dönüştürücü rolü ekrana taşımanın bir onur ve sorumluluk olduğunu ifade etti.
**Uluslararası İzleyici Beklentisi**
"Ara Güler: Işıkla Yazan Adam", yalnızca Türkiye'de değil, aynı zamanda uluslararası izleyiciler için de büyük bir beklenti yarattı. Film, Ara Güler'in efsanevi fotoğraflarının yanı sıra daha önce hiç görülmemiş görüntüler ve röportajlar içerecek.
Filmin vizyon tarihi henüz açıklanmadı ancak yapımcılar, filmin en kısa sürede seyircilerle buluşmasını hedeflediklerini ifade ettiler. Ara Güler'in mirası, bu uzun metrajlı filmle ekrana yansıtılarak gelecek nesillere ilham vermeye devam edecek gibi görünüyor.
Tiyatro sanatçısı Şener Kökkaya yaşamını yitirdi
**Tiyatro Sanatçısı Şener Kökkaya Yaşamına Vefat Etti**
Türk tiyatrosunun usta sanatçılarından Şener Kökkaya, 79 yaşında hayata gözlerini yumdu.
Kökkaya, 24 Mayıs 1943'te İstanbul'da doğdu. İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Tiyatro Bölümü'nden mezun olan sanatçı, kariyerine 1966 yılında Bursa Devlet Tiyatrosu'nda başladı.
Kökkaya, başarılı oyunculuğu ve karizmatik sahne performansıyla kısa sürede dikkatleri üzerine çekti. 1970 yılında Devlet Tiyatroları Genel Müdürlüğü'ne getirildi ve bu görevi 1973 yılına kadar sürdürdü.
Kökkaya, 1975 yılında sinemaya adım attı ve "Babaların Günahı" filmiyle ilk başrolünü oynadı. Ardından "Selvi Boylum Al Yazmalım", "Süt Kardeşler" ve "Çöpçüler Kralı" gibi çok sayıda sinema filminde unutulmaz performanslar sergiledi.
Tiyatro sahnesinde de büyük başarılar elde eden Kökkaya, "III. Richard", "Hamlet" ve "Othello" gibi klasik oyunlarda başrolleri üstlendi. Ayrıca, "Sersem Kocanın Kurnaz Karısı", "Vatandaş Aydın İstiyor" ve "Rumuz Goncagül" gibi unutulmaz tiyatro oyunlarında yer aldı.
Kökkaya, oyunculuğunun yanı sıra tiyatro yöneticiliği ve eğitmenliği de yaptı. 1994-2002 yılları arasında İstanbul Şehir Tiyatroları'nda Genel Sanat Yönetmeni olarak görev yaptı. Ayrıca, Yeditepe Üniversitesi ve Bilgi Üniversitesi'nde tiyatro dersleri verdi.
Sanat dünyasına yaptığı katkılardan dolayı çok sayıda ödül ve takdire layık görülen Kökkaya, Türk tiyatrosunun en önemli isimleri arasında yer aldı.
Usta sanatçının cenazesi, 10 Haziran 2022 Cuma günü Aşiyan Mezarlığı'nda son yolculuğuna uğurlanacak.
Tiyatro sanatçısı Şener Kökkaya yaşamını yitirdi
**Tiyatro Sanatçısı Şener Kökkaya Yaşamına Vefat Etti**
Türk tiyatrosunun usta sanatçılarından Şener Kökkaya, 79 yaşında hayata gözlerini yumdu.
Kökkaya, 24 Mayıs 1943'te İstanbul'da doğdu. İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Tiyatro Bölümü'nden mezun olan sanatçı, kariyerine 1966 yılında Bursa Devlet Tiyatrosu'nda başladı.
Kökkaya, başarılı oyunculuğu ve karizmatik sahne performansıyla kısa sürede dikkatleri üzerine çekti. 1970 yılında Devlet Tiyatroları Genel Müdürlüğü'ne getirildi ve bu görevi 1973 yılına kadar sürdürdü.
Kökkaya, 1975 yılında sinemaya adım attı ve "Babaların Günahı" filmiyle ilk başrolünü oynadı. Ardından "Selvi Boylum Al Yazmalım", "Süt Kardeşler" ve "Çöpçüler Kralı" gibi çok sayıda sinema filminde unutulmaz performanslar sergiledi.
Tiyatro sahnesinde de büyük başarılar elde eden Kökkaya, "III. Richard", "Hamlet" ve "Othello" gibi klasik oyunlarda başrolleri üstlendi. Ayrıca, "Sersem Kocanın Kurnaz Karısı", "Vatandaş Aydın İstiyor" ve "Rumuz Goncagül" gibi unutulmaz tiyatro oyunlarında yer aldı.
Kökkaya, oyunculuğunun yanı sıra tiyatro yöneticiliği ve eğitmenliği de yaptı. 1994-2002 yılları arasında İstanbul Şehir Tiyatroları'nda Genel Sanat Yönetmeni olarak görev yaptı. Ayrıca, Yeditepe Üniversitesi ve Bilgi Üniversitesi'nde tiyatro dersleri verdi.
Sanat dünyasına yaptığı katkılardan dolayı çok sayıda ödül ve takdire layık görülen Kökkaya, Türk tiyatrosunun en önemli isimleri arasında yer aldı.
Usta sanatçının cenazesi, 10 Haziran 2022 Cuma günü Aşiyan Mezarlığı'nda son yolculuğuna uğurlanacak.
Deadpool ve Wolverine filminin yıldızları Madonna'dan izin istemek zorunda kaldı
**Deadpool ve Wolverine Filminin Yıldızları, Madonna'dan İzin İstemek Zorunda Kaldı**
Hollywood'dan çarpıcı bir haber geldi. "Deadpool 3" ve "Wolverine" filmlerinin yıldızları Ryan Reynolds ve Hugh Jackman, filmlerinde Madonna'nın ikonik "Like a Virgin" şarkısını kullanmak için ondan izin almak zorunda kaldı.
Bilindiği üzere, Madonna şarkılarının kullanım hakları konusunda oldukça hassastır. Yapımcılar, "Like a Virgin" şarkısını Deadpool'un çılgınlığını ve Wolverine'in vahşiliğini yansıtmak için kullanmak istediler. Ancak şarkının haklarını almak için Madonna ile görüşmek gerekiyordu.
Uzun bir pazarlığın ardından, Reynolds ve Jackman sonunda Madonna'yı ikna etmeyi başardılar. Ancak beklenmedik bir şartla: Şarkı, filmlerde belirli bir bağlamda kullanılmalı ve Madonna'nın imajına zarar verecek şekilde olmamalıydı.
Reynolds, "Madonna'ya saygımız sonsuz. Şarkısını filmlerimizde kullanmamıza izin verdiği için minnettarız" diye belirtti. Jackman ise, "Madonna'nın şartlarına tümüyle saygı duyuyoruz ve şarkıyı filmlerimizde uygun bir şekilde kullanacağız" dedi.
Bu gelişme, Madonna'nın müzik endüstrisindeki gücünü ve hakları üzerindeki kontrolünü bir kez daha gösteriyor. Aynı zamanda, Hollywood'un ikonik şarkıları kullanabilmek için ünlü sanatçılarla görüşmenin önemini de vurguluyor.
"Deadpool 3" ve "Wolverine" filmlerinin vizyona girme tarihleri henüz açıklanmadı. Ancak Madonna'nın şarkısının filmlere nasıl bir hava katacağına şimdiden merakla bekleniyor.