**Mersin ve Diyarbakır'da PKK/KCK'ya Kapsamlı Operasyon: 5 Gözaltı** Güvenlik güçleri, Mersin ve Diyarbakır'da PKK/KCK terör örgütüne yönelik iki ayrı operasyon düzenledi. Operasyonlarda beş kişi gözaltına alındı. **Mersin Operasyonu** Mersin Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü ekipleri, PKK/KCK'nın kentteki faaliyetlerini deşifre etmek üzere bir soruşturma başlattı. Soruşturma sonucunda, örgüt üyeliği ve propagandası yaptığı tespit edilen dört şüpheli belirlendi. Sabah saatlerinde eşzamanlı olarak şüphelilerin evlerine baskın düzenlendi. Yapılan aramalarda çok sayıda dijital materyale ve örgütsel dokümanlara el konuldu. Gözaltına alınan şüpheliler sorgulanmak üzere emniyete götürüldü. **Diyarbakır Operasyonu** Diyarbakır Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü ekipleri de PKK/KCK'nın ildeki varlığına yönelik bir operasyon gerçekleştirdi. Soruşturma kapsamında, örgüt adına tehdit ve şantaj yaptığı tespit edilen bir şüpheli belirlendi. Akşam saatlerinde şüphelinin ikametgahına operasyon düzenlendi. Gözaltına alınan şüpheli, sorgulanmak üzere emniyete götürüldü. **Devam Eden Soruşturmalar** Hem Mersin hem de Diyarbakır'da başlatılan operasyonların devam ettiği belirtildi. Güvenlik güçleri, PKK/KCK terör örgütünün kentlerdeki faaliyetlerini engellemek ve örgüt üyelerini adalet önüne çıkarmak için çalışmalarını sürdürüyor.

**Aydın'da Kağıt Fabrikasındaki Yangın Kısmen Kontrol Altında** **AYDIN, Türkiye** - Aydın'ın Söke ilçesindeki bir kağıt fabrikasında çıkan yangın, saatler süren yoğun çabaların ardından kısmen kontrol altına alındı. Yangın, Söke Organize Sanayi Bölgesi'nde bulunan Kağıt Sanayi A.Ş.'nin fabrikasında, yerel saatle 02.00 civarında çıktı. Ateş, fabrikanın kağıt depolama alanında hızla yayıldı ve gökyüzünü aydınlatan büyük bir duman bulutu oluşturdu. İhbar üzerine olay yerine çok sayıda itfaiye aracı, helikopter ve ambulans sevk edildi. İtfaiye ekipleri, yangını kontrol altına almak için saatlerce mücadele etti. Yangının nedeni henüz bilinmiyor ve soruşturma sürüyor. Ancak yetkililer, yangının elektriksel bir arızadan kaynaklanmış olabileceğini düşünüyor. Yangında yaralanan olmadığı öğrenildi. Ancak maddi hasarın milyonlarca lira olduğu tahmin ediliyor. Söke Kaymakamı Tahsin Kurtbeyoğlu, gazetecilere yaptığı açıklamada, yangının büyük ölçüde kontrol altına alındığını ve soğutma çalışmalarının devam ettiğini söyledi. Kaymakam Kurtbeyoğlu, "Yangın nedeniyle herhangi bir can kaybı veya yaralanma olmadı. Şu anda önceliğimiz yangını tamamen söndürmek ve hasarın boyutunu tespit etmek." dedi. Yetkililer, yangının çevreye herhangi bir olumsuz etkisinin bulunmadığını belirtti. Ancak bölge sakinleri, duman nedeniyle evlerini terk etmek zorunda kaldı. Yangının tam olarak söndürülmesi ve hasarın boyutunun belirlenmesi için çalışmaların devam ettiği bildirildi.

**Aydın'da Kağıt Fabrikasındaki Yangın Kısmen Kontrol Altında** **AYDIN, Türkiye** - Aydın'ın Söke ilçesindeki bir kağıt fabrikasında çıkan yangın, saatler süren yoğun çabaların ardından kısmen kontrol altına alındı. Yangın, Söke Organize Sanayi Bölgesi'nde bulunan Kağıt Sanayi A.Ş.'nin fabrikasında, yerel saatle 02.00 civarında çıktı. Ateş, fabrikanın kağıt depolama alanında hızla yayıldı ve gökyüzünü aydınlatan büyük bir duman bulutu oluşturdu. İhbar üzerine olay yerine çok sayıda itfaiye aracı, helikopter ve ambulans sevk edildi. İtfaiye ekipleri, yangını kontrol altına almak için saatlerce mücadele etti. Yangının nedeni henüz bilinmiyor ve soruşturma sürüyor. Ancak yetkililer, yangının elektriksel bir arızadan kaynaklanmış olabileceğini düşünüyor. Yangında yaralanan olmadığı öğrenildi. Ancak maddi hasarın milyonlarca lira olduğu tahmin ediliyor. Söke Kaymakamı Tahsin Kurtbeyoğlu, gazetecilere yaptığı açıklamada, yangının büyük ölçüde kontrol altına alındığını ve soğutma çalışmalarının devam ettiğini söyledi. Kaymakam Kurtbeyoğlu, "Yangın nedeniyle herhangi bir can kaybı veya yaralanma olmadı. Şu anda önceliğimiz yangını tamamen söndürmek ve hasarın boyutunu tespit etmek." dedi. Yetkililer, yangının çevreye herhangi bir olumsuz etkisinin bulunmadığını belirtti. Ancak bölge sakinleri, duman nedeniyle evlerini terk etmek zorunda kaldı. Yangının tam olarak söndürülmesi ve hasarın boyutunun belirlenmesi için çalışmaların devam ettiği bildirildi.

**Manisa'da Orman Yangınına Müdahale Sürüyor** Manisa'nın Saruhanlı ilçesine bağlı Saruhanlı Mahallesi'nde bugün öğle saatlerinde çıkan orman yangınına müdahale sürüyor. Yangın, henüz belirlenemeyen bir nedenle başladığı belirtilen Saruhanlı Ormanı'nda yer alıyor. Yangın rüzgarın etkisiyle hızla yayıldı ve yaklaşık 200 dönümlük bir alanı sardı. İhbar üzerine olay yerine çok sayıda itfaiye aracı, arazöz, helikopter ve uçak sevk edildi. Yangına ayrıca Orman İşletme Müdürlüğü ekipleri ve gönüllüler de müdahale ediyor. Orman Genel Müdürlüğü (OGM) tarafından yapılan açıklamada, yangına toplam 6 uçak, 10 helikopter, 24 arazöz ve 180 personelin müdahale ettiği belirtildi. Yerleşim yerlerini tehdit etmeyen yangın, kontrol altına alınmaya çalışılıyor. Rüzgarın yön değiştirmesiyle yangının ilerlemesinin engellenmesi hedefleniyor. Manisa Valiliği, yangın nedeniyle bölgeye giriş ve çıkışların kısıtlandığını duyurdu. Vatandaşların yangın bölgesinden uzak durmaları ve ekiplerin çalışmalarına engel olmamaları istendi. Yangının çıkış nedeni henüz bilinmiyor. Olayla ilgili soruşturma başlatıldı.

**Manisa'da Orman Yangınına Müdahale Sürüyor** Manisa'nın Saruhanlı ilçesine bağlı Saruhanlı Mahallesi'nde bugün öğle saatlerinde çıkan orman yangınına müdahale sürüyor. Yangın, henüz belirlenemeyen bir nedenle başladığı belirtilen Saruhanlı Ormanı'nda yer alıyor. Yangın rüzgarın etkisiyle hızla yayıldı ve yaklaşık 200 dönümlük bir alanı sardı. İhbar üzerine olay yerine çok sayıda itfaiye aracı, arazöz, helikopter ve uçak sevk edildi. Yangına ayrıca Orman İşletme Müdürlüğü ekipleri ve gönüllüler de müdahale ediyor. Orman Genel Müdürlüğü (OGM) tarafından yapılan açıklamada, yangına toplam 6 uçak, 10 helikopter, 24 arazöz ve 180 personelin müdahale ettiği belirtildi. Yerleşim yerlerini tehdit etmeyen yangın, kontrol altına alınmaya çalışılıyor. Rüzgarın yön değiştirmesiyle yangının ilerlemesinin engellenmesi hedefleniyor. Manisa Valiliği, yangın nedeniyle bölgeye giriş ve çıkışların kısıtlandığını duyurdu. Vatandaşların yangın bölgesinden uzak durmaları ve ekiplerin çalışmalarına engel olmamaları istendi. Yangının çıkış nedeni henüz bilinmiyor. Olayla ilgili soruşturma başlatıldı.

**İnci Kefalinde Av Sezonu Başladı** Türkiye'de inci kefalinin av sezonu 15 Nisan'da başladı ve 15 Temmuz'a kadar sürecek. Bu lezzetli ve çok yönlü balık, Türkiye'nin kıyı sularında bol miktarda bulunur ve hem ticari hem de sportif balıkçılık için önemlidir. **İnci Kefalinin Özellikleri** İnci kefali, ortalama 25-40 cm uzunluğunda ve 250-500 gram ağırlığında, gümüş renkli bir balıktır. Apodidae familyasının bir üyesidir ve anguilliform şekliyle, yani yılan gibi uzun ve ince vücuduyla bilinir. İnci kefali, etçil bir balıktır ve beslenmesinde küçük balıklar, kabuklular ve solucanlar bulunur. **Av Alanları ve Yöntemleri** İnci kefali, Türkiye'nin Ege, Akdeniz ve Karadeniz kıyı sularında bulunur. Genellikle kıyı şeridine yakın, kayalık veya kumlu alanlarda bulunurlar. İnci kefali, oltayla, ağlarla veya zıpkınla avlanabilir. Olta balıkçılığı için en iyi yemler arasında solucanlar, karidesler ve küçük balıklar bulunur. **Tüketimi ve Besin Değeri** İnci kefali, lezzetli ve besleyici bir balıktır. Beyaz eti, hafif bir tada sahiptir ve çeşitli şekillerde pişirilebilir. İnci kefali, protein, omega-3 yağ asitleri, vitaminler ve mineraller açısından zengindir. **Ekonomik Önemi** İnci kefali, Türkiye'nin önemli bir ticari balık türüdür. Avlanan inci kefalinin çoğu, yerel pazarlarda tüketilmektedir. İnci kefali ayrıca, suşi ve sashimi de dahil olmak üzere uluslararası pazarlara da ihraç edilmektedir. **Sürdürülebilirlik** İnci kefalinin avlanması, türün sürdürülebilirliği konusunda endişelere yol açmıştır. Aşırı avlanma, inci kefali popülasyonlarında azalmalara neden olabilir. Bu nedenle, balıkçılar tarafından sürdürülebilir avlanma uygulamalarının benimsenmesi çok önemlidir. Av sezonunun başlamasıyla birlikte balıkçılar ve deniz ürünleri meraklıları, inci kefalinin lezzetli tadını çıkarma ve bu değerli deniz kaynağının korunmasına yardımcı olma fırsatına sahiptir.

**İnci Kefalinde Av Sezonu Başladı** Türkiye'de inci kefalinin av sezonu 15 Nisan'da başladı ve 15 Temmuz'a kadar sürecek. Bu lezzetli ve çok yönlü balık, Türkiye'nin kıyı sularında bol miktarda bulunur ve hem ticari hem de sportif balıkçılık için önemlidir. **İnci Kefalinin Özellikleri** İnci kefali, ortalama 25-40 cm uzunluğunda ve 250-500 gram ağırlığında, gümüş renkli bir balıktır. Apodidae familyasının bir üyesidir ve anguilliform şekliyle, yani yılan gibi uzun ve ince vücuduyla bilinir. İnci kefali, etçil bir balıktır ve beslenmesinde küçük balıklar, kabuklular ve solucanlar bulunur. **Av Alanları ve Yöntemleri** İnci kefali, Türkiye'nin Ege, Akdeniz ve Karadeniz kıyı sularında bulunur. Genellikle kıyı şeridine yakın, kayalık veya kumlu alanlarda bulunurlar. İnci kefali, oltayla, ağlarla veya zıpkınla avlanabilir. Olta balıkçılığı için en iyi yemler arasında solucanlar, karidesler ve küçük balıklar bulunur. **Tüketimi ve Besin Değeri** İnci kefali, lezzetli ve besleyici bir balıktır. Beyaz eti, hafif bir tada sahiptir ve çeşitli şekillerde pişirilebilir. İnci kefali, protein, omega-3 yağ asitleri, vitaminler ve mineraller açısından zengindir. **Ekonomik Önemi** İnci kefali, Türkiye'nin önemli bir ticari balık türüdür. Avlanan inci kefalinin çoğu, yerel pazarlarda tüketilmektedir. İnci kefali ayrıca, suşi ve sashimi de dahil olmak üzere uluslararası pazarlara da ihraç edilmektedir. **Sürdürülebilirlik** İnci kefalinin avlanması, türün sürdürülebilirliği konusunda endişelere yol açmıştır. Aşırı avlanma, inci kefali popülasyonlarında azalmalara neden olabilir. Bu nedenle, balıkçılar tarafından sürdürülebilir avlanma uygulamalarının benimsenmesi çok önemlidir. Av sezonunun başlamasıyla birlikte balıkçılar ve deniz ürünleri meraklıları, inci kefalinin lezzetli tadını çıkarma ve bu değerli deniz kaynağının korunmasına yardımcı olma fırsatına sahiptir.

**Paylaşmanın Simgesi: Aşure Günü** **Giriş:** Aşure Günü, İslam aleminin en önemli dini günlerinden biridir. Hz. Peygamber'in torunları Hz. Hasan ve Hz. Hüseyin'in şehit edildiği Kerbela Olayı'nın anıldığı bu özel günde, Müslümanlar paylaşım ve dayanışma ruhuyla bir araya gelirler. **Aşurenin Kökeni:** Aşurenin kökeni İsrailoğulları'nın Mısır'dan çıkışına dayanmaktadır. Rivayete göre, Hz. Nuh'un tufandan kurtulduğu gün evinde bulunan tüm malzemeleri bir araya getirmiş ve pişirmiştir. Karışım, nohut, buğday, fasulye, mercimek ve kuru meyvelerden oluşmaktaydı. **Kerbela Olayı:** İslam tarihindeki önemli dönüm noktalarından biri olan Kerbela Olayı, M.S. 680 yılında gerçekleşti. Hz. Peygamber'in torunu Hz. Hüseyin ve 72 yoldaşı, Emevi Halifesi Yezid'e biat etmeyi reddetmeleri üzerine Kerbela Çölü'nde katledildiler. **Aşure Geleneği:** Kerbela Olayı'nın anısına, Müslümanlar Aşure Günü'nde oruç tutarlar. Bu oruç, Hz. Hüseyin ve yoldaşlarına gösterilen zulmü hatırlamak ve dayanışma ruhunu pekiştirmek için tutulur. **Aşure Sofrası:** Aşure Günü'nün en önemli geleneklerinden biri de aşure sofrası kurmaktır. Aşure, nohut, buğday, fasulye, mercimek, nohut, buğday, fasulye, mercimek, irmik, kuru üzüm, kayısı, incir ve ceviz gibi çeşitli malzemelerin bir araya getirilerek pişirildiği bir tatlıdır. Aşure sofrası, aile, komşu ve ihtiyaç sahipleriyle birlikte paylaşılır. **Paylaşım ve Dayanışma:** Aşure Günü, paylaşım ve dayanışma ruhunun ön planda olduğu bir gündür. Müslümanlar bu günde yoksullara yardım eder, komşularını ziyaret eder ve aileleriyle zaman geçirirler. Aşure sofrası, toplumdaki farklılıkları bir kenara bırakarak birlik ve beraberlik mesajı verir. **Sonuç:** Aşure Günü, İslam aleminde paylaşımın, dayanışmanın ve Hz. Hüseyin'in şehadetinin anıldığı önemli bir dini gündür. Oruç, aşure sofrası ve çeşitli yardımseverlik etkinlikleriyle Müslümanlar, bu özel günde Kerbela Olayı'nın yasını tutar ve birlik ve beraberlik mesajını yayarlar. Aşure Günü, İslam'ın paylaşım ve dayanışma değerlerinin zamansızlığını hatırlatan bir mirastır.

**Paylaşmanın Simgesi: Aşure Günü** **Giriş:** Aşure Günü, İslam aleminin en önemli dini günlerinden biridir. Hz. Peygamber'in torunları Hz. Hasan ve Hz. Hüseyin'in şehit edildiği Kerbela Olayı'nın anıldığı bu özel günde, Müslümanlar paylaşım ve dayanışma ruhuyla bir araya gelirler. **Aşurenin Kökeni:** Aşurenin kökeni İsrailoğulları'nın Mısır'dan çıkışına dayanmaktadır. Rivayete göre, Hz. Nuh'un tufandan kurtulduğu gün evinde bulunan tüm malzemeleri bir araya getirmiş ve pişirmiştir. Karışım, nohut, buğday, fasulye, mercimek ve kuru meyvelerden oluşmaktaydı. **Kerbela Olayı:** İslam tarihindeki önemli dönüm noktalarından biri olan Kerbela Olayı, M.S. 680 yılında gerçekleşti. Hz. Peygamber'in torunu Hz. Hüseyin ve 72 yoldaşı, Emevi Halifesi Yezid'e biat etmeyi reddetmeleri üzerine Kerbela Çölü'nde katledildiler. **Aşure Geleneği:** Kerbela Olayı'nın anısına, Müslümanlar Aşure Günü'nde oruç tutarlar. Bu oruç, Hz. Hüseyin ve yoldaşlarına gösterilen zulmü hatırlamak ve dayanışma ruhunu pekiştirmek için tutulur. **Aşure Sofrası:** Aşure Günü'nün en önemli geleneklerinden biri de aşure sofrası kurmaktır. Aşure, nohut, buğday, fasulye, mercimek, nohut, buğday, fasulye, mercimek, irmik, kuru üzüm, kayısı, incir ve ceviz gibi çeşitli malzemelerin bir araya getirilerek pişirildiği bir tatlıdır. Aşure sofrası, aile, komşu ve ihtiyaç sahipleriyle birlikte paylaşılır. **Paylaşım ve Dayanışma:** Aşure Günü, paylaşım ve dayanışma ruhunun ön planda olduğu bir gündür. Müslümanlar bu günde yoksullara yardım eder, komşularını ziyaret eder ve aileleriyle zaman geçirirler. Aşure sofrası, toplumdaki farklılıkları bir kenara bırakarak birlik ve beraberlik mesajı verir. **Sonuç:** Aşure Günü, İslam aleminde paylaşımın, dayanışmanın ve Hz. Hüseyin'in şehadetinin anıldığı önemli bir dini gündür. Oruç, aşure sofrası ve çeşitli yardımseverlik etkinlikleriyle Müslümanlar, bu özel günde Kerbela Olayı'nın yasını tutar ve birlik ve beraberlik mesajını yayarlar. Aşure Günü, İslam'ın paylaşım ve dayanışma değerlerinin zamansızlığını hatırlatan bir mirastır.

**Yumaklı: "Su Verimliliği Seferberliği'ni Tüm Ülkeye Yayacağız"** Tarım ve Orman Bakanı Vahit Kirişci, Su Verimliliği Seferberliği'nin pilot uygulama bölgesi olan Konya'da incelemelerde bulundu. Bakan Kirişci, seferberliğin tüm ülkeye yayılacağını söyledi. **Konya'da Uygulama Başladı** Su Verimliliği Seferberliği, tarımda suyun verimli kullanımını artırmak, su kaynaklarını korumak ve sürdürülebilir tarımsal üretimi teşvik etmek amacıyla başlatıldı. Seferberliğin pilot uygulaması, Türkiye'nin en önemli tarım havzalarından biri olan Konya'da başladı. **Sulama Yöntemlerinin İyileştirilmesi** Seferberlik kapsamında, çiftçilere sulama yöntemleri konusunda eğitimler veriliyor ve destekler sağlanıyor. Damla sulama ve yağmurlama sulama gibi su tasarruflu sulama yöntemlerine geçiş teşvik ediliyor. **Teknolojik Altyapı** Seferberlik, teknolojik altyapının da iyileştirilmesini hedefliyor. Sulama suyu ölçüm sistemleri, uzaktan sulama kontrolü ve dijital tarım uygulamaları destekleniyor. Bu teknolojiler, çiftçilerin su kaynaklarını daha verimli yönetmelerine yardımcı oluyor. **Reformlarla Süreklilik** Tarım ve Orman Bakanı Vahit Kirişci, incelemeleri sırasında seferberliğin tüm ülkeye yayılacağını vurguladı. Bakan Kirişci, "Su Verimliliği Seferberliği'ni tüm illerimize yayarak su kaynaklarımızı koruyacağız. Reformlarla bu seferberliğe süreklilik kazandıracağız" dedi. **Hedefler** Su Verimliliği Seferberliği'nin hedefleri arasında şunlar yer alıyor: * Tarımsal sulamada %20'lik su tasarrufu * Su kaynaklarının korunması * Tarımsal üretimin sürdürülebilirliği * Çiftçi gelirlerinin artırılması **Çiftçilerden Destek** Konya'daki çiftçiler, Su Verimliliği Seferberliği'ni desteklediklerini ifade etti. Çiftçiler, seferberliğin su kaynaklarının verimli kullanımına katkı sağlayacağını ve tarımsal gelirlerini artıracağını düşündüklerini belirtti. **Sonuç** Su Verimliliği Seferberliği, Türkiye'nin su kaynaklarını korumak ve sürdürülebilir tarımsal üretimi teşvik etmek için hayati önem taşımaktadır. Seferberliğin tüm ülkeye yayılması, su kaynaklarının korunmasına, tarımsal üretimin artırılmasına ve çiftçi gelirlerinin iyileştirilmesine önemli katkılar sağlayacaktır.