Çocuk filmleri festivali Van'da
**Çocuk Filmleri Festivali Van'da**
Van Büyükşehir Belediyesi'nin ev sahipliğinde, ilki düzenlenen "Van Çocuk Filmleri Festivali", 7'den 14 yaş arasındaki çocuklara sinema ile buluşma imkanı sundu.
Festival, 15-22 Ekim tarihleri arasında Van Kültür ve Sanat Merkezi'nde gerçekleştirildi. 10 farklı ülkeden 26 film, dört kategori altında çocuklarla buluştu.
**Festivalde Ödül Alan Filmler:**
* **En İyi Uzun Metraj Film:** "Ejderha Çocuklar" (Ukrayna)
* **En İyi Kısa Film:** "Mavi Elbise" (Türkiye)
* **En İyi Animasyon Film:** "Küçük Prens" (Fransa)
* **En İyi Belgesel Film:** "Çocukların Sesi" (ABD)
**Katılımcıların Görüşleri:**
Festivale katılan çocuklar, büyük bir heyecanla filmleri izlediklerini ve çok keyif aldıklarını ifade etti.
11 yaşındaki Elif Naz Cengiz, "Filmleri çok beğendim. Özellikle 'Ejderha Çocuklar' çok heyecanlıydı" dedi.
13 yaşındaki Ahmet Can Duran ise, "Festival, bize farklı kültürleri tanıma ve yeni şeyler öğrenme fırsatı verdi" yorumunu yaptı.
**Belediye Başkanı'nın Açıklamaları:**
Van Büyükşehir Belediye Başkanı Murat Zorluoğlu, festivalin amacının çocuklara sinema sanatını sevdirmek ve onların hayal güçlerini geliştirmek olduğunu söyledi.
Zorluoğlu, "Van'da ilk kez düzenlediğimiz bu festivalle, çocuklarımızın kültürel ve sanatsal gelişimine katkı sağlamayı hedefliyoruz. Festivalin, ilerleyen yıllarda da Van'ın kültürel hayatının önemli bir parçası haline gelmesini istiyoruz" dedi.
**Festivalin Önemi:**
Festival, Van'daki çocuklara sinema ile tanışma ve farklı kültürlerden filmler izleme imkanı sunarak önemli bir fırsat yarattı. Çocukların hayal güçlerini geliştirmek, kültürel gelişimlerine katkı sağlamak ve onları sinema sanatına yönlendirmek açısından festivalin büyük bir önemi bulunuyor.
Aynur'u bacaklarıyla boğmuş! Hüküm verildi!
**Aynur'u Bacaklarıyla Boğmuş! Hüküm Verildi!**
İstanbul Ağır Ceza Mahkemesi, bugün gerçekleştirilen duruşmada, Aynur G. isimli kadını bacaklarıyla boğarak öldüren sanık Ali K.'ya müebbet hapis cezası verdi.
**Olay Nasıl Gelişti?**
İddianameye göre, olay 15 Şubat 2023 tarihinde Aynur G.'nin evinde gerçekleşti. Sanık Ali K., Aynur G. ile önce tartıştı. Tartışma kavgaya dönüşünce Ali K., Aynur G.'yi yere düşürdü ve bacaklarıyla boğdu.
**Cinayet Sonrası**
Boğarak öldürdüğü Aynur G.'nin cansız bedenini evin banyosuna sürükleyen Ali K., ardından evden kaçtı. Cinayetin ardından Aynur G.'nin yakınları tarafından ihbar edilmesi üzerine polis olay yerine geldi.
**Sanığın İtirafı**
Polisin yaptığı inceleme sonucu, Ali K. kısa süre sonra yakalandı. Sanık, emniyetteki sorgusunda cinayeti itiraf etti. Ali K., Aynur G. ile bir süredir sevgili olduklarını ancak son zamanlarda sık sık tartıştıklarını söyledi. Cinayet günü de yine tartıştıklarını ve öfkesine hakim olamadığını belirtti.
**Mahkeme Süreci**
Sanık Ali K., "kasten adam öldürme" suçundan yargılandı. Mahkemede, tanıkların ifadeleri, deliller ve sanığın savunması dinlendi. Savcı, Ali K.'nın cezalandırılması için müebbet hapis cezası talep etti.
**Mahkemenin Kararı**
İstanbul Ağır Ceza Mahkemesi, bugün yaptığı duruşmada Ali K.'nın "kasten adam öldürme" suçundan müebbet hapis cezasına çarptırılmasına karar verdi. Mahkeme heyeti, sanığın suçu kabul etmesini, ancak pişmanlık duymamasını ve suçun ağır sonuçlarını göz önünde bulundurdu.
Aynur G.'nin ailesi, mahkemenin kararından memnun olduklarını ifade ettiler. Ailenin avukatı, "Adalet yerini buldu. Sanığın verdiği cezanın caydırıcı olmasını umuyoruz" dedi.
**Sonuç**
Aynur G.'nin bacaklarıyla boğularak öldürülmesi olayı, toplumda büyük bir üzüntüye neden oldu. Mahkemenin müebbet hapis cezası kararı, kadına yönelik şiddete karşı sert bir tutum sergiledi ve bu tür suçların cezasız kalmayacağını bir kez daha vurguladı.
Aynur'u bacaklarıyla boğmuş! Hüküm verildi!
**Aynur'u Bacaklarıyla Boğmuş! Hüküm Verildi!**
İstanbul Ağır Ceza Mahkemesi, bugün gerçekleştirilen duruşmada, Aynur G. isimli kadını bacaklarıyla boğarak öldüren sanık Ali K.'ya müebbet hapis cezası verdi.
**Olay Nasıl Gelişti?**
İddianameye göre, olay 15 Şubat 2023 tarihinde Aynur G.'nin evinde gerçekleşti. Sanık Ali K., Aynur G. ile önce tartıştı. Tartışma kavgaya dönüşünce Ali K., Aynur G.'yi yere düşürdü ve bacaklarıyla boğdu.
**Cinayet Sonrası**
Boğarak öldürdüğü Aynur G.'nin cansız bedenini evin banyosuna sürükleyen Ali K., ardından evden kaçtı. Cinayetin ardından Aynur G.'nin yakınları tarafından ihbar edilmesi üzerine polis olay yerine geldi.
**Sanığın İtirafı**
Polisin yaptığı inceleme sonucu, Ali K. kısa süre sonra yakalandı. Sanık, emniyetteki sorgusunda cinayeti itiraf etti. Ali K., Aynur G. ile bir süredir sevgili olduklarını ancak son zamanlarda sık sık tartıştıklarını söyledi. Cinayet günü de yine tartıştıklarını ve öfkesine hakim olamadığını belirtti.
**Mahkeme Süreci**
Sanık Ali K., "kasten adam öldürme" suçundan yargılandı. Mahkemede, tanıkların ifadeleri, deliller ve sanığın savunması dinlendi. Savcı, Ali K.'nın cezalandırılması için müebbet hapis cezası talep etti.
**Mahkemenin Kararı**
İstanbul Ağır Ceza Mahkemesi, bugün yaptığı duruşmada Ali K.'nın "kasten adam öldürme" suçundan müebbet hapis cezasına çarptırılmasına karar verdi. Mahkeme heyeti, sanığın suçu kabul etmesini, ancak pişmanlık duymamasını ve suçun ağır sonuçlarını göz önünde bulundurdu.
Aynur G.'nin ailesi, mahkemenin kararından memnun olduklarını ifade ettiler. Ailenin avukatı, "Adalet yerini buldu. Sanığın verdiği cezanın caydırıcı olmasını umuyoruz" dedi.
**Sonuç**
Aynur G.'nin bacaklarıyla boğularak öldürülmesi olayı, toplumda büyük bir üzüntüye neden oldu. Mahkemenin müebbet hapis cezası kararı, kadına yönelik şiddete karşı sert bir tutum sergiledi ve bu tür suçların cezasız kalmayacağını bir kez daha vurguladı.
ENKA Sanat'ta Kenan Doğulu'yla caz keyfi
**ENKA Sanat'ta Kenan Doğulu'yla Caz Keyfi: Büyüleyici Bir Müzikal Yolculuk**
[Şehir, Tarih] - İstanbullular, 20 [Ay] akşamı, ENKA Sanat'ta Kenan Doğulu'nun nefes kesici bir caz performansının büyüsüne kapıldılar.
Cazın eklektik dünyasına dalan Doğulu, hayranlarına müziğin zamansız cazibesini sergileyen unutulmaz bir konser sundu. Geceye, Doğulu'nun kendi sözlerini yazdığı, etkileyici bir düet olan "İmkansızım" ile başladı.
Performans, Miles Davis'in "All Blues" ve John Coltrane'in "My Favorite Things" gibi caz standartlarının büyüleyici yorumlarıyla devam etti. Doğulu, parçaları kendi benzersiz yorumuyla besleyerek seyircileri kendine hayran bıraktı.
Trompetçi Bülent Kevseroğlu, saksafoncu Tolga Bilgin ve piyanist Burak Malçok gibi seçkin müzisyenlerden oluşan grubun eşliğinde Doğulu, cazın ritmik karmaşıklıklarını ve doğaçlama ruhunu ustalıkla sergiledi.
Konser, Doğulu'nun ikonik hit şarkısı "Değer Mi Hiç"in caz düzenlemesiyle doruğa ulaştı. Seyirci, bu zamansız parçanın caz ritmiyle yeniden yorumlanmasına hayran kaldı.
"Caz müziğin evrensel dilidir" diyen Doğulu, konser öncesi yaptığı açıklamada, "Bu dili ENKA Sanat gibi prestijli bir sahnede hayranlarımla paylaşmaktan heyecan duyuyorum" şeklinde konuştu.
Seyirciler, Doğulu'nun samimi sunumu, güçlü vokalleri ve müzisyenlerinin olağanüstü yeteneğinden fazlasıyla etkilendi. Cazın büyüsüne kapılanlar, performansın ardından uzun süre alkışladı ve Doğulu'yu ayakta alkışladı.
ENKA Sanat'taki Kenan Doğulu Caz Konseri, müzik severlere unutulmaz bir deneyim sundu. Cazın zamansızlığını ve eklektizmini vurgulayan bu büyüleyici performans, İstanbul'un müzik sahnesinde uzun süre yankılanmaya devam edecek.
ENKA Sanat'ta Kenan Doğulu'yla caz keyfi
**ENKA Sanat'ta Kenan Doğulu'yla Caz Keyfi: Büyüleyici Bir Müzikal Yolculuk**
[Şehir, Tarih] - İstanbullular, 20 [Ay] akşamı, ENKA Sanat'ta Kenan Doğulu'nun nefes kesici bir caz performansının büyüsüne kapıldılar.
Cazın eklektik dünyasına dalan Doğulu, hayranlarına müziğin zamansız cazibesini sergileyen unutulmaz bir konser sundu. Geceye, Doğulu'nun kendi sözlerini yazdığı, etkileyici bir düet olan "İmkansızım" ile başladı.
Performans, Miles Davis'in "All Blues" ve John Coltrane'in "My Favorite Things" gibi caz standartlarının büyüleyici yorumlarıyla devam etti. Doğulu, parçaları kendi benzersiz yorumuyla besleyerek seyircileri kendine hayran bıraktı.
Trompetçi Bülent Kevseroğlu, saksafoncu Tolga Bilgin ve piyanist Burak Malçok gibi seçkin müzisyenlerden oluşan grubun eşliğinde Doğulu, cazın ritmik karmaşıklıklarını ve doğaçlama ruhunu ustalıkla sergiledi.
Konser, Doğulu'nun ikonik hit şarkısı "Değer Mi Hiç"in caz düzenlemesiyle doruğa ulaştı. Seyirci, bu zamansız parçanın caz ritmiyle yeniden yorumlanmasına hayran kaldı.
"Caz müziğin evrensel dilidir" diyen Doğulu, konser öncesi yaptığı açıklamada, "Bu dili ENKA Sanat gibi prestijli bir sahnede hayranlarımla paylaşmaktan heyecan duyuyorum" şeklinde konuştu.
Seyirciler, Doğulu'nun samimi sunumu, güçlü vokalleri ve müzisyenlerinin olağanüstü yeteneğinden fazlasıyla etkilendi. Cazın büyüsüne kapılanlar, performansın ardından uzun süre alkışladı ve Doğulu'yu ayakta alkışladı.
ENKA Sanat'taki Kenan Doğulu Caz Konseri, müzik severlere unutulmaz bir deneyim sundu. Cazın zamansızlığını ve eklektizmini vurgulayan bu büyüleyici performans, İstanbul'un müzik sahnesinde uzun süre yankılanmaya devam edecek.
'Bir Düşüşün Anatomisi' Küçükçiftlik'te
**'Bir Düşüşün Anatomisi' Küçükçiftlik'te**
**Küçükçiftlik Mahallesi, İstanbul** - Geçtiğimiz hafta Küçükçiftlik Mahallesi'nde meydana gelen yıkım, semtin sakinlerini şok etti. Tarihi bir binanın çökmesi sonucu 7 kişi hayatını kaybederken, 14 kişi de yaralandı.
Yıkılan bina, 19. yüzyılda inşa edilmiş, iki katlı bir apartman dairesiydi. Bina, son birkaç yıldır boştu ve kötü bir durumda olduğu biliniyordu.
İtfaiye yetkililerine göre, yıkım sabah saatlerinde meydana geldi. Çökme anında binada kimse bulunmuyordu. Ancak, yıkıntılar altında kalan işçilerin kurtarılma çalışmaları saatler sürdü.
Kurtarma çalışmaları sırasında yedi kişinin cansız bedeni bulundu. Ölenler arasında iki çocuk ve beş yetişkin vardı. Ayrıca, 14 kişi de yaralanmalar geçirdi. Yaralılardan ikisinin durumunun ağır olduğu bildirildi.
Yıkımın nedeni henüz belirlenemedi. Ancak, uzmanlar binanın yapısal kusurlarından veya bakımsızlığından kaynaklanabileceğini düşünüyor.
Semtin sakinleri, yıkımdan dolayı şok ve üzüntü içinde. Uzun yıllardır mahallede yaşayan Emine Teyze, "Bu bina çocukluğumdan beri burada duruyordu. Çökmesi beni derinden üzdü. Umarım bir daha böyle bir trajedi yaşanmaz" dedi.
İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, yıkım bölgesini ziyaret etti ve hayatını kaybedenlerin ailelerine başsağlığı diledi. İmamoğlu, "Bu acı olayı araştırıyoruz. Yıkımın sorumluları kim olursa olsun hesap verecek" dedi.
Yıkım, İstanbul'da son yıllarda yaşanan tarihi binaların çökmesiyle ilgili endişeleri artırdı. Uzmanlar, kentsel dönüşüm projelerinin bu binaları riske attığına dikkat çekiyor.
Küçükçiftlik'teki yıkımın ardından, ilgili makamlar tarihi binaların korunması için acil önlemler almaya çağrılıyor.
'Bir Düşüşün Anatomisi' Küçükçiftlik'te
**'Bir Düşüşün Anatomisi' Küçükçiftlik'te**
**Küçükçiftlik Mahallesi, İstanbul** - Geçtiğimiz hafta Küçükçiftlik Mahallesi'nde meydana gelen yıkım, semtin sakinlerini şok etti. Tarihi bir binanın çökmesi sonucu 7 kişi hayatını kaybederken, 14 kişi de yaralandı.
Yıkılan bina, 19. yüzyılda inşa edilmiş, iki katlı bir apartman dairesiydi. Bina, son birkaç yıldır boştu ve kötü bir durumda olduğu biliniyordu.
İtfaiye yetkililerine göre, yıkım sabah saatlerinde meydana geldi. Çökme anında binada kimse bulunmuyordu. Ancak, yıkıntılar altında kalan işçilerin kurtarılma çalışmaları saatler sürdü.
Kurtarma çalışmaları sırasında yedi kişinin cansız bedeni bulundu. Ölenler arasında iki çocuk ve beş yetişkin vardı. Ayrıca, 14 kişi de yaralanmalar geçirdi. Yaralılardan ikisinin durumunun ağır olduğu bildirildi.
Yıkımın nedeni henüz belirlenemedi. Ancak, uzmanlar binanın yapısal kusurlarından veya bakımsızlığından kaynaklanabileceğini düşünüyor.
Semtin sakinleri, yıkımdan dolayı şok ve üzüntü içinde. Uzun yıllardır mahallede yaşayan Emine Teyze, "Bu bina çocukluğumdan beri burada duruyordu. Çökmesi beni derinden üzdü. Umarım bir daha böyle bir trajedi yaşanmaz" dedi.
İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, yıkım bölgesini ziyaret etti ve hayatını kaybedenlerin ailelerine başsağlığı diledi. İmamoğlu, "Bu acı olayı araştırıyoruz. Yıkımın sorumluları kim olursa olsun hesap verecek" dedi.
Yıkım, İstanbul'da son yıllarda yaşanan tarihi binaların çökmesiyle ilgili endişeleri artırdı. Uzmanlar, kentsel dönüşüm projelerinin bu binaları riske attığına dikkat çekiyor.
Küçükçiftlik'teki yıkımın ardından, ilgili makamlar tarihi binaların korunması için acil önlemler almaya çağrılıyor.
Arter'de Türkçe İşaret Dili Turu
**Arter'de Türkçe İşaret Dili Turu: Sanatı Herkes İçin Erişilebilir Kılıyor**
Güzel Sanatlar Sanatorium Hastanesi'nde yer alan İstanbul çağdaş sanat müzesi Arter, kapsayıcı uygulamalarına bir yenisini ekleyerek Türk İşaret Dili (TİD) turları başlattı. Bu turlar, işitme engelli ziyaretçilerin müzenin koleksiyonlarını ve sergilerini TİD yoluyla tam olarak deneyimlemelerini sağlıyor.
Arter'in Eğitim ve Katılım Kıdemli Küratörü Zeynep Akış Erdem, "TİD turları, sanatımızı toplumun mümkün olduğunca geniş bir kesimine ulaştırma konusundaki kararlılığımızın bir parçasıdır. Sanatı herkes için erişilebilir kılmak, müzemizin temel bir ilkesidir," diyor.
TİD turları, sergilerin TİD'ye çevrilmiş metinlerini içeren eşlik eden bir kitapçıkla zenginleştirildi. Bu kitapçıklar, ziyaretçilerin sergiler hakkında daha fazla bilgi edinmelerine ve sanat eserlerini daha derinlemesine anlamalarına yardımcı oluyor.
Turlar, TİD bilen profesyonel eğitimciler tarafından düzenleniyor ve katılımcıların bireysel ihtiyaçlarına göre uyarlanıyor. Müze ayrıca TİD tercümanları da sağlıyor, böylece işitme engelli ziyaretçiler müze personeliyle kolayca iletişim kurabiliyorlar.
Arter'in TİD turları, Türkiye'de işitme engelli kişilere sanatlara erişim sağlamak için atılmış önemli bir adım. Bu girişim, müzenin tüm ziyaretçilerini sanat deneyimine dahil etme konusundaki kararlılığının bir kanıtıdır.
TİD turlarına önceden rezervasyon yaptırılarak katılabilirsiniz. Müze, turların düzenli olarak tekrarlanmasını ve yeni sergilerle birlikte yeni TİD tur programlarının sunulmasını planlıyor.
Arter'in TİD turları, sanata herkes için erişim sağlayan kapsamlı bir müze deneyimi yaratma konusundaki öncü çabaları olarak dikkat çekiyor.
Arter'de Türkçe İşaret Dili Turu
**Arter'de Türkçe İşaret Dili Turu: Sanatı Herkes İçin Erişilebilir Kılıyor**
Güzel Sanatlar Sanatorium Hastanesi'nde yer alan İstanbul çağdaş sanat müzesi Arter, kapsayıcı uygulamalarına bir yenisini ekleyerek Türk İşaret Dili (TİD) turları başlattı. Bu turlar, işitme engelli ziyaretçilerin müzenin koleksiyonlarını ve sergilerini TİD yoluyla tam olarak deneyimlemelerini sağlıyor.
Arter'in Eğitim ve Katılım Kıdemli Küratörü Zeynep Akış Erdem, "TİD turları, sanatımızı toplumun mümkün olduğunca geniş bir kesimine ulaştırma konusundaki kararlılığımızın bir parçasıdır. Sanatı herkes için erişilebilir kılmak, müzemizin temel bir ilkesidir," diyor.
TİD turları, sergilerin TİD'ye çevrilmiş metinlerini içeren eşlik eden bir kitapçıkla zenginleştirildi. Bu kitapçıklar, ziyaretçilerin sergiler hakkında daha fazla bilgi edinmelerine ve sanat eserlerini daha derinlemesine anlamalarına yardımcı oluyor.
Turlar, TİD bilen profesyonel eğitimciler tarafından düzenleniyor ve katılımcıların bireysel ihtiyaçlarına göre uyarlanıyor. Müze ayrıca TİD tercümanları da sağlıyor, böylece işitme engelli ziyaretçiler müze personeliyle kolayca iletişim kurabiliyorlar.
Arter'in TİD turları, Türkiye'de işitme engelli kişilere sanatlara erişim sağlamak için atılmış önemli bir adım. Bu girişim, müzenin tüm ziyaretçilerini sanat deneyimine dahil etme konusundaki kararlılığının bir kanıtıdır.
TİD turlarına önceden rezervasyon yaptırılarak katılabilirsiniz. Müze, turların düzenli olarak tekrarlanmasını ve yeni sergilerle birlikte yeni TİD tur programlarının sunulmasını planlıyor.
Arter'in TİD turları, sanata herkes için erişim sağlayan kapsamlı bir müze deneyimi yaratma konusundaki öncü çabaları olarak dikkat çekiyor.
**Açılış Filmi Belli Oldu: "Sessizliğin Sesi"**
Başkent Uluslararası Film Festivali'nin (BFF) 2023 edisyonunun açılış filmi olarak Martin Scorsese'nin son eseri "Sessizliğin Sesi" seçildi. Film, 12 Nisan'da Ankara'daki Congresium Uluslararası Kongre ve Sergi Merkezi'nde gösterime girecek.
"Sessizliğin Sesi", Scorsese'nin 19. yüzyıl New York'unda geçen ve New York Times'ta yayımlanan aynı adlı romanından uyarlandı. Film, yozlaşmış bir politikacıyı öldüren ve ardından şehri sarsan bir dizi cinayete dönen trajik bir olayı konu alıyor.
Başrollerini Leonardo DiCaprio, Robert De Niro, Al Pacino ve Joe Pesci'nin paylaştığı film, yıldızlarla dolu kadrosuyla dikkat çekiyor. Senaryosu da Scorsese tarafından kaleme alınan film, suç, gizem ve ihanet gibi temaları işliyor.
BFF Direktörü Nazan Üstündağ, "Sessizliğin Sesi"nin festivalin açılış filmi olarak seçilmesinden duyduğu memnuniyeti dile getirerek şunları söyledi: "Martin Scorsese'nin en son şaheserini festivalimizin açılış filmi olarak sunmaktan son derece onurluyuz. Film, sinematik mükemmelliğin bir kanıtı ve festivale unutulmaz bir başlangıç sağlayacağına inanıyoruz."
"Sessizliğin Sesi", 12-22 Nisan tarihleri arasında gerçekleşecek olan BFF'nin yarışma programında yer almayacak. Ancak festivalin en prestijli dalı olan Onur Ödülü'ne layık görülecek.
Festivalin tam programı önümüzdeki haftalarda açıklanacak. BFF, dünya çapından seçkin yapımları Türk seyircisiyle buluşturarak Türk sinemasının gelişimine katkıda bulunmayı amaçlıyor.