Telefon bağımlılığı günümüzün en büyük sorunu

8/2/2024, 10:20:52 AM

## Ekran Bağımlılığı: Modern Dünyanın Gizli Tehlikesi **Giriş** Sosyal medya platformlarının küresel çöküşü, dijital bağımlılığın modern toplum üzerindeki yıkıcı etkisini gözler önüne serdi. Akıllı cihazların yaygınlaşması ve pandemiyle birlikte, ekran bağımlılığı tüm yaş gruplarında artmaya devam ediyor ve uzmanlar bu yeni tehlikeye karşı alarm veriyor. **Ekran Bağımlılığının Nedenleri** Stanford Üniversitesi'nden Psikiyatri Profesörü Anna Lembke, ekran bağımlılığının, aşırı uyarım ve sürekli dopamin salınımı ile desteklendiğini öne sürüyor. İnternet ve sosyal medya, kolay erişilebilirlik ve ilgi çekici içerikler sunarak, bağımlılık yapan davranışları ve izolasyonu teşvik ediyor. **Ekran Bağımlılığının Sonuçları** Lembke, ekran bağımlılığının yıkıcı sonuçlarını vurguluyor; ilişkilerde sorunlar, ebeveyn ihmali, yalnızlık ve depresyon. Cihazlara olan güven, insan bağlantısını zayıflatıyor ve gerçek sosyalleşmeyi sanal etkileşimlerle değiştiriyor. **Çocukları Korumak** Lembke, 10 yaşından küçük çocukların akıllı cihazlara denetimsiz erişiminin engellenmesi gerektiğini savunuyor. 12 yaşından sonra bir dereceye kadar özerklik tanınırken, sağlıklı dijital alışkanlıklar geliştirmek için erken yaşta sınırlar belirlenmesi hayati önem taşımaktadır. **Sosyal Medyanın Rolü** Sosyal medya, sosyal bağlantı sağlar ancak aynı zamanda bağımlılık riskini de artırır. Yorumlar, beğeniler ve paylaşımlar, sürekli etkileşim ihtiyacı yaratarak bağımlı davranışlara yol açabilir. **Bağımlılıkla Mücadele Yolları** Ekran bağımlılığını yönetmek için uzmanlar aşağıdakileri öneriyor: * Uygulama bildirimlerini kapatma * İçerik yayınlamayı azaltma * Ekran başından kalkmak için zamanlayıcı kullanma * Bağımlılık yapan uygulamaları erişimi zorlaştırma **Sonuç** Ekran bağımlılığı, modern dünyanın gizli bir tehlikesidir. Cihazlara olan aşırı güven, insan bağlantısını koparıyor, izolasyona ve ruh sağlığı sorunlarına yol açıyor. Çocukları korumak, dijital alışkanlıklar üzerinde sınırlar koymak ve bağımlılıkla mücadele etmek için kapsamlı önlemler almak çok önemlidir. Ekran bağımlılığının yıkıcı etkilerini azaltmak için işbirliği ve farkındalık yaratmak, sağlıklı ve dengeli bir dijital deneyimi sağlamak için çok önemlidir.
Macron'un hadsiz açıklamaları! AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik'ten sert tepki

8/2/2024, 10:20:52 AM

Fransa-Türkiye Gerilimi: Macron, Türk Derneklerini ve Diyanet'i Hedef Aldı

Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, Avrupa Birliği Liderler Zirvesi'nin ardından kameraların karşısına geçti ve Türkiye'yi yeniden hedef aldı. Macron, Ankara-Paris hattında gerilim yaratan "Türkiye seçime müdahalede bulunacak" iddiasını gündeme getirerek ülkesindeki Türk Dernekleri ve Diyanet İşleri Başkanlığı'nı suçladı.

Macron'un bu skandal iddiasına Ak Parti Sözcüsü Ömer Çelik'ten sert tepki geldi. Çelik sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, Macron'un Türkiye, Diyanet ve Türk toplumunu hedef almasının kabul edilemez olduğunu vurguladı.

Türk Toplumu ve Diyanet'e Savunma

Ömer Çelik, Fransa'daki Müslüman toplumunun Avrupa kültürüne ve Fransa'ya katkıda bulunmak isteyen barışçıl insanlar olduğunu söyledi. Macron'un kullandığı dilin aşırı sağcıları cesaretlendirdiğini belirtti.

Çelik, Macron'un hedef aldığı Diyanet'in demokrasiyi tehdit eden aşırıcılıkla mücadelede önemli bir rol oynadığını ve insanlık düşmanı DEAŞ gibi örgütlerin panzehiri olduğunu vurguladı.

Demokratik Hakların ve Özgürlüklerin Önemi

Ömer Çelik, Macron'un bahsettiği meselelerin demokratik hak ve özgürlüklerle ilgili olduğunu kaydetti. Demokrasinin farklı kültürlerin bir arada yaşama iradesine ve Avrupa vatandaşlarının özgürce dernek kurabilme ve siyasal/sosyal faaliyette bulunabilmelerine saygı duymayı gerektirdiğini ifade etti.

İlişkilerde Pozitif Gündeme Geri Dönüş

Çelik, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Macron ile son görüşmesinde ikili ilişkilerde pozitif gündem ve ajandaya odaklanılmasına karar verildiğini hatırlattı. Ancak Macron'un son beyanatlarının bu çizginin dışına çıkıldığını gösterdiğini belirtti.

Sonuç

Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron'un Türk Dernekleri ve Diyanet'i hedef alan iddiaları, Türkiye ile Fransa arasında yeni bir gerilim kaynağı yarattı. Ak Parti'nin sert tepkisi, iki ülke arasındaki ilişkilerin daha da gerilemesine neden olabilir.

TTB'den "maymun çiçeği hastalığı" açıklaması

8/2/2024, 10:20:52 AM

Maymun Çiçeği Hastalığı: TTB Uyarıyor, Halk Sağlığı Açısından Önemi Hafife Alınmamalı

Anahtar Kelimeler:

  • Maymun Çiçeği Hastalığı
  • TTB
  • Çiçek Aşısı
  • Nüfus Bağışıklığı
  • Halk Sağlığı

Ankara, Türkiye - Türkiye Tabipler Birliği (TTB), maymun çiçeği hastalığının yeniden canlanmasıyla ilgili uyarıda bulundu ve hastalığın halk sağlığı açısından öneminin hafife alınmaması gerektiğini vurguladı.

TTB'nin Uyarıları

TTB yaptığı açıklamada, maymun çiçeği hastalığının 50 yıldan uzun süredir bilinmesine rağmen, ilk defa bu kadar yaygınlaştığını belirtti. Hastalığın Afrika dışında da salgınlara neden olmasının, küresel düzeyde önem verilmesi gerektiğinin altını çizdi.

Ayrıca TTB, çiçek aşısının sonlandırılmasının nüfus bağışıklığında azalmaya yol açtığını ve bunun maymun çiçeği hastalığının yeniden canlanmasında bir faktör olabileceğini vurguladı.

Önerilen Önlemler

Sağlık Bakanlığı'na bir dizi öneri sunan TTB, riskli kişiler için aşılama programı planlanması, hasta bakımının düşük riskli kişiler tarafından yapılması, yeterli ilaç temini ve laboratuvar ortamının yeniden düzenlenmesi gibi önlemlerin alınmasını talep etti.

TTB ayrıca, kamuoyuna ve sağlık çalışanlarına yönelik eğitimlerin planlanması ve alınacak önlemlerin şeffaf bir şekilde paylaşılmasının önemini vurguladı.

Hastalık Hakkında Bilgiler

Maymun çiçeği hastalığı, maymun çiçeği virüsünün neden olduğu bir viral zoonotik hastalıktır. Genel olarak ateş, kızarıklık ve şişmiş lenf düğümleri ile kendini gösteren hastalık, genellikle hafif seyreder ancak ağır vakalara dönüşebilir.

Hastalık, enfekte kişi veya hayvanlarla yakın temas yoluyla bulaşabilir. Çiçek hastalığına benzer belirtiler gösteren maymun çiçeği hastalığı, çiçek hastalığına göre daha az bulaşıcıdır ve daha az ciddi hastalığa neden olur.

Çiçek hastalığının yok edilmesi programı sırasında kullanılan aşılar, maymun çiçeği hastalığına karşı da koruma sağlayabilir. Hastalığın tedavisi için geliştirilen bir antiviral ilaç da mevcuttur.

TTB, tüm sürecin ilgili örgütlerle birlikte bilimsel ve şeffaf bir anlayışla yürütülmesi gerektiğini vurguladı.

Evlilik öncesi SMA taraması zorunlu hale geliyor

8/2/2024, 10:20:52 AM

SMA Hastalığı İçin Önemli Kararlar: Evlilik Öncesi ve Yeni Doğan Taraması Zorunlu

Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, SMA Bilim Kurulu toplantısı sonrası basın açıklaması yaptı. Toplantıda, SMA (Spinal Müsküler Atrofi) hastaları için tedavi alternatifleri ve ülke genelinde başlatılacak tarama çalışmaları ele alındı.

Bakan Koca, SMA ile ilgili 6 maddelik kararları açıkladı:

  • Evlilik öncesi tüm çiftlere ve yeni doğan bebeklere SMA taraması zorunlu hale getiriliyor.
  • SMA hastası bebek dünyaya getirme riski içeren çiftler, tüp bebek yöntemiyle bu riskten kurtarılabilecek.
  • Yeni doğan bebekler için yapılan genetik taramalara SMA hastalığı dâhil edildi.
  • SMA Tip-1, 2 ve 3 hastalarda tedavi seçenekleri mevcuttur.
  • Nursinersen etkin maddeli ilaç, tedavi rehberinde tanımlı hastalar için kullanılmaya devam edecek.
  • Yeni doğan taraması ile tespit edilen hastalar için uygun tedaviye en erken dönemde başlanacak.

Bakan Koca açıklamasında, "Söz konusu kırılganlık, ne iyimserlikten hayali umutlar üretmeye ne de en küçük imkânı göz ardı etmeye elverişlidir. Yapıcı olan şey, sorumluluk bilinci ve kanıta dayalı bilimden alınan destektir." ifadelerini kullandı.

SMA hastalığı, kalıtım yoluyla ortaya çıkan ve tedavisi olmayan bir hastalıktır. Ancak alınan önlemlerle hastalığın erken teşhisi ve tedavisi mümkün hale gelecektir.

Pandemi Kas ve Eklem Ağrılarında Artışa Sebep Oldu

8/2/2024, 10:20:51 AM

Dijital İletişimin Artışı ve Omurga Sorunlarının Yükselişi

Önemli Noktalar

* Dijital iletişimin artması, parmak ve el kullanımını arttırarak ağrıları tetikliyor. * Pandemi süreci, hareketsizlik, beslenme bozuklukları ve stres nedeniyle omurga hastalıklarını ve kas-eklem ağrılarını şiddetlendirdi. * Telefon ve tabletlerin aşırı kullanımı, duruş bozuklukları, tendon iltihaplanmaları, tetik parmak ve sinir sıkışmalarına neden oluyor. * Çocuklarda da tablet ve telefon kullanımı arttı, bu da özellikle baş önde pozisyon nedeniyle ağrı riskini arttırıyor.

Okunabilir ve SEO Dostu Haber

Dijitalleşme Omurga Sağlığını Tehdit Ediyor

Günümüzde sürekli hareket eden parmaklarımız, dijital iletişimin artmasıyla birlikte daha da fazla kullanılıyor. Bu durum, özellikle pandemi döneminde, omurga hastalıkları ve kas-eklem ağrılarının önemli ölçüde artmasına yol açmıştır. Doç. Dr. Didem Sezgin Özcan, bu ağrıları tetikleyen faktörler arasında hareketsizliği, beslenme bozukluklarını, kilo alımını ve stresi sıralıyor. Ayrıca, telefon ve tablet bilgisayarların aşırı kullanımı, duruş bozukluklarına, el bileği ve parmaklarda tendon iltihaplanmalarına, tetik parmağa ve sinir sıkışmalarına neden olarak uyuşma, karıncalanma ve güçsüzlüğe yol açabileceğini belirtiyor.

Çocuklarda Tehlike Çanları

Pandemi sürecinde çocukların tablet ve telefon kullanımının da arttığını hatırlatan Didem Sezgin Özcan, aileleri bu konuda uyarıyor. Çocukların telefonla ilgilenirken uzun süre baş önde durmaları, tendon zedelenmeleri ve diğer ağrıları tetikleyebiliyor. Bu nedenle, kullanım sürelerinin azaltılması, başın dik tutulması ve telefonun her iki elle tutulması gibi önlemler alınması büyük önem taşıyor.

Özetle

Dijital iletişimin artması ve pandemi koşulları, parmak ve el kullanımını arttırarak omurga, kas ve eklem ağrılarının yaygınlaşmasına neden oluyor. Bu ağrıları önlemek için hareketliliği arttırmak, sağlıklı beslenmek, stresi azaltmak ve dijital cihaz kullanımını dengelemek gerekiyor. Özellikle çocuklarda, baş önde telefon kullanımı gibi riskli davranışlara dikkat edilmesi, gelecekteki sağlık sorunlarını önlemek için hayati önem taşıyor.

Anahtar Kelimeler: Dijital İletişim, Omurga Sağlığı, Kas-Ekle Ağrıları, Pandemi, Tendon İltihaplanmaları, Tetik Parmak, Sinir Sıkışmaları, Baş Önde Telefon Kullanımı

Omicron varyantı ile semptomlar değişiyor... 'Test yaptırmıyorlar ve bulaş artıyor'

8/2/2024, 10:20:51 AM

Omicron Varyantında Değişen Belirtiler ve Erken Teşhisin Önemi

Covid-19'un Omicron varyantı, virüsün geleneksel belirtilerinde değişiklikler getiriyor. Uzmanlar, burun akıntısı ve hapşırma gibi soğuk algınlığı benzeri belirtilerin artık daha yaygın olduğunu bildiriyor.

Değişen Semptomlar:
  • Burun tıkanıklığı/akıntısı
  • Boğaz ağrısı
  • Baş ağrısı
  • Halsizlik
  • Öksürük (bazı durumlarda hafifleyebilir)
Erken Teşhisin Önemi: Bu belirtilerin soğuk algınlığı ile karıştırılması, virüsün yayılmasını artırıyor. Semptomlar ne kadar hafif olursa olsun, kişilerin PCR testi yaptırması gerekiyor. Testin sonucunu hekimin değerlendirmesi hayati önem taşıyor. Aşıların Önemi: Omicron varyantı, aşılanmış kişilere karşı da bulaşıcı olabiliyor. Tam aşılı olanlar, %70 etkinlikte korunurken, güçlendirici doz bu korumayı artırıyor. Toplumsal Bilincin Artırılması: Uzmanlar, Omicron varyantının değişen belirtilerinin toplumsal bilincin artırılması gerektiğini vurguluyor. Soğuk algınlığı benzeri semptomlar gösteren kişiler, test yaptırmak ve önlem almak suretiyle virüsün yayılmasına engel olabilir. Gelecek Öngörüsü: Uzmanlar, Omicron varyantının hafiflemeye yönelik sinyaller verdiğini, ancak kesin sonuçlar için daha fazla gözleme ihtiyaç olduğunu belirtiyor. Virüsün ölüm hızında bir azalma gözlenirse, Covid-19'un endemik bir hastalığa dönüşme ihtimali bulunuyor.

Anahtar Kelimeler: Covid-19, Omicron varyantı, değişen belirtiler, burun akıntısı, hapşırma, erken teşhis, aşılar, toplumsal bilinç

Kanser tedavisi için yeni bir umut doğuyor!

8/2/2024, 10:20:51 AM

Kanser Tedavisinde Çığır Açan Keşif: Avustralya'dan Mucizevi Bitki

Dünyanın dört bir yanından gelen bitkiler, yüzyıllardır doğal tedavi yöntemlerinde kullanılmaktadır. Ancak şimdiye kadar Batı Avustralya'ya özgü bir bitkinin kanser tedavisinde umut verici sonuçlar verdiği keşfedildi.

'Eremophila Galeata': Kanser Hücrelerinde Direnç Kırıcı

"Eremophila galeata" olarak bilinen bu bitki, Avustralya yerlileri tarafından bağışıklık sistemini güçlendirmek ve törenlerde kullanılmıştır. Araştırmacılar, bitkinin kimyasını ve biyolojisini incelemeye başladıklarında, şaşırtıcı bir keşif yaptılar: Bitkinin kanser tedavisinde önemli bir rol oynayabileceğini ortaya çıkardılar.

Kemoterapiye Dirençli Hücrelere Son

Kemoterapi, kanser tedavisinde kullanılan yaygın bir yöntemdir. Ancak kanser hücreleri zamanla kemoterapi ilaçlarına karşı direnç geliştirebilir ve tedaviyi zorlaştırabilir. "Eremophila galeata" bitkisinden elde edilen reçinenin, kanser hücrelerinin bu direncini önemli ölçüde azalttığı bulunmuştur.

Araştırmacılar, kanser nedeniyle ölen hastaların %90'ının tedaviye dirençli kanser hücrelerine sahip olduğunu tahmin etmektedir. "Eremophila galeata" reçinesinin, kanser hücrelerinin direncini kırabilecek ve mevcut ilaçların etkinliğini artırabilecek doğal bir alternatif sunuyor olması oldukça heyecan verici bir gelişmedir.

Yerel halk tarafından yüzyıllardır kullanılan "Eremophila galeata" bitkisinin, kanser tedavisinde devrim yaratma potansiyeline sahip olması, doğadaki başka bitkilerin de benzer özellikler taşıyabileceğine dair umutlar uyandırıyor.

İstanbul'da Aşılar Hastanelere Dağıtıldı

8/2/2024, 10:20:51 AM

Türkiye'de CoronaVac Aşılaması Başladı, Sağlık Çalışanları Aşılanıyor

**Önemli noktalar:**

  • CoronaVac aşıları Türkiye'nin 81 ilinde sağlık çalışanlarına uygulanmaya başlandı.
  • Başakşehir Çam ve Sakura Şehir Hastanesi'nde 50 aşı odası hizmet veriyor.
  • Hastane başhekimi Doç. Dr. Mücahit Kapçı, yaklaşık 2000 sağlık çalışanının randevusunun olduğunu ve hepsinin bugün aşılanması hedeflendiğini belirtti.
  • CoronaVac aşısı, Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumu (TÜTCK) tarafından "Acil Kullanım Onayı" aldı.
  • Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, aşı olduktan sonra herkesin aşılanması çağrısında bulundu.
Anahtar kelimeler:

CoronaVac aşısı, Sağlık çalışanları, Başakşehir Çam ve Sakura Şehir Hastanesi, TÜTCK, Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, Aşı, COVID-19

SEO dostu yeni haber:

Türkiye'de CoronaVac Aşılaması Başladı

Türkiye, COVID-19 salgınıyla mücadele kapsamında CoronaVac aşısı uygulamasına başladı. Aşılamalar, ilk olarak Türkiye'nin 81 ilinde sağlık çalışanlarına yapılıyor.

İstanbul'un Başakşehir ilçesinde bulunan Çam ve Sakura Şehir Hastanesi, aşılama merkezlerinden biri olarak hizmet veriyor. Hastanede 50 aşı odası kurulurken, yaklaşık 2000 sağlık çalışanının bugün aşı olması hedefleniyor.

Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumu (TÜTCK) tarafından "Acil Kullanım Onayı" alan CoronaVac aşısı, Çinli Sinovac firması tarafından üretiliyor.

Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, Ankara Şehir Hastanesi'nde aşı olarak aşı çağrısında bulundu. Bakan Koca, aşı olmanın COVID-19'dan korunmanın en önemli yollarından biri olduğunu vurguladı.

Türkiye'de CoronaVac aşılaması, salgının kontrol altına alınması ve ülkenin normale dönmesi için önemli bir adım olarak görülüyor.

‘COVID-19 aşısı bir soykırımdır’ diyen Alman doktor intihar etti

8/2/2024, 10:20:51 AM

Almanya'da Hastane Yöneticisi Aşı Karşıtlığı Yüzünden İntihar Etti

Almanya'nın Chemnitz kentinde bir hastane yöneticisi, korona aşılarına karşı çıktığı gerekçesiyle intihar etti. Yöneticinin intihar mektubunda "artık Soykırım'ın bir parçası olamayacağım" yazılı olduğu ortaya çıktı.

Chemnitz Kliniği Başkan Yardımcısı Dr. Thomas Jendges, 55 yaşında, 1 Ekim 2021'den bu yana görevini yürütüyordu. Jendges, Nisan ayından itibaren Doğu Almanya'nın en büyük belediye hastanesinin genel müdürü olarak görev yapıyordu.

Chemnitz belediye başkanı, doktorun intiharı üzerine yaptığı açıklamada, "Dr. Thomas Jendges'in trajik ölümünü büyük bir dehşetle öğrenmiş bulunuyorum" ifadelerini kullandı.

Doktorun intihar mektubunda yer alan notlarda, korona aşıları için "biyolojik savaş" ifadesinin kullanıldığı ve aşı uygulamalarının soykırım ve insanlığa karşı suç olarak nitelendiği belirtildi.

Doktorun intiharından önce yazdığı uzun veda mektubunda, hükümetlerin Covid aşılarının tehlikesi karşısında bilgilendirme politikasını eleştirdiği ifade edildi. Mektupta, hastaya ve aşılı olanlara aşıların sözde zararsız olduğuna dair sürekli yalanlar ve aldatmacalar söylenmesi nedeniyle artık dayanamadığı ifade edildi.

Doktor, bir soykırım ve insanlık suçu yaşandığı iddiasının yer aldığı mektubun Alman basınından Bild gazetesine yazıldığı bildirildi.

Dr. Jendges arkasında bir eş ve bir oğul bıraktı.

Bakan Koca'dan koronavirüs aşısı açıklaması!

8/2/2024, 10:20:51 AM

Sağlık Bakanı: COVID-19 Aşılarına Erişim Uluslararası İlişkilerin Kritik Konusu

Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, Dünya Sağlık Asamblesi'nde konuşarak COVID-19 aşılarına sınırlı erişimin uluslararası ilişkiler için kritik bir konu olduğunu vurguladı.

Fikri Mülkiyet ve Teknoloji Transferi Önemli

Koca, aşı erişiminde yaşanan sorunların çözümü için fikri mülkiyet hakları, teknoloji transferi, üretim kapasitesinin artırılması ve dağıtım gibi alanlarda uluslararası işbirliğinin şart olduğunu belirtti.

Sağlık Çalışanlarının Ailelerinin Aşılanması

Bakan, sağlık çalışanlarının aşılanmasının yanı sıra ailelerinin de aşılanmasının önemli olduğunu vurguladı. Türkiye'de tüm sağlık çalışanlarının ailelerinin aşılama çalışmalarına başlandığını açıkladı.

Türkiye'nin Uluslararası Dayanışmadaki Rolü

Koca, Türkiye'nin pandemi döneminde 158 ülkeye ve 14 uluslararası kuruluşa yaptığı yardımlarla uluslararası dayanışmanın öncülerinden olduğunu söyledi.

DSÖ'nün Güçlendirilmesi

Sağlık Bakanı, DSÖ'nün güçlendirilmesi ve uluslararası sistemin yeniden yapılandırılması gerektiğini ifade etti. Pandemi Çerçeve Sözleşmesi de dahil olmak üzere tüm uluslararası girişimleri Türkiye olarak destekleyeceklerini belirtti.

Küreselden Yerel Uygulamalara

Koca, sağlık tehditlerinin küresel düşündürülerek yerel uygulamalarla çözülebileceğini vurguladı. Uluslararası uyumun, nihai başarının anahtarı olduğunu söyledi.

Anahtar Kelimeler: COVID-19 Aşıları, Erişim, Fikri Mülkiyet, Teknoloji Transferi, DSÖ, Uluslararası Dayanışma